Karaman’da yaşanan olay, tüm Türkiye’yi derinden sarsacak türden. Henüz 14 yaşında olan bir çocuk, Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kimsenin fark etmediği bir şekilde tuvalette doğum yaptı. Ardından olanlar ise insanın kanını donduracak cinsten.
Edinilen bilgilere göre, M.N. isimli 14 yaşındaki kız çocuğu, Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yalnız olarak gitti. Kendisini kötü hissettiğini söyleyerek tuvalete yönelen çocuk, burada doğum yaptı. Doğumun ardından bebeğini bir poşet içerisine koyarak çöpe attı.
Temizlik Görevlisi Gerçeği Ortaya Çıkardı
Hastanede görevli bir temizlik personeli, tuvalet temizliği sırasında çöp kutusunda alışılmadık bir ağırlık fark etti. Poşeti açtığında karşılaştığı manzara korkunçtu: Henüz doğmuş bir bebek, cansız bir şekilde poşet içerisinde yatıyordu. Durum hemen hastane yönetimine ve emniyet güçlerine bildirildi.
Bebek Doğumdan Hemen Sonra Hayatını Kaybetmiş
Olay yerine gelen polis ve sağlık ekiplerinin yaptığı ilk incelemelerde, bebeğin doğumdan kısa süre sonra yaşamını yitirdiği tespit edildi. Bebek adli tıp morguna kaldırılırken, M.N. isimli kız çocuğu da gözaltına alındı.
İstismar Şüphesi Üzerinde Duruluyor
Henüz çocuk yaşta olan M.N.’nin bu duruma nasıl geldiği ise çok yönlü olarak araştırılıyor. Kız çocuğunun cinsel istismara maruz kalıp kalmadığı, kim ya da kimler tarafından hamile bırakıldığı, hem kolluk kuvvetleri hem de Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekipleri tarafından titizlikle inceleniyor.
Adli ve İdari Soruşturma Başlatıldı
Olayla ilgili Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli ve idari soruşturma başlatıldı. Hastane güvenlik kameraları, M.N.’nin hastaneye ne şekilde geldiği, yanında biri olup olmadığı gibi detaylar için inceleniyor. Aynı zamanda çocuğun ailesine ulaşıldığı ve sosyal hizmetler tarafından koruma altına alındığı da gelen bilgiler arasında.
Sosyal medyada hızla yayılan olay, büyük infiale yol açtı. Binlerce kişi, çocuk istismarına karşı daha sert önlemler alınması gerektiğini vurgularken, küçük yaşta hamile kalan çocukların devlet tarafından daha yakından izlenmesi gerektiği yönünde çağrılarda bulunuldu.
