1994 yılında henüz 17 yaşındayken tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan Güler Bilen, kemik yaşı tespiti taleplerinin reddedilmesi nedeniyle yıllarca çocuk değil, yetişkin statüsünde yargılandı. Cezaevinde geçirdiği 32 yıl boyunca hak ihlalleri ve ertelemelerle karşı karşıya kalan Bilen, geçtiğimiz günlerde serbest bırakıldı. Peki, 32 yıl sonra tahliye edilen Güler Bilen kimdir?
Güler Bilen: 32 yıl sonra özgürlüğüne kavuştu
Güler Bilen, 1977 yılında Türkiye'nin güneydoğusunda doğdu. Henüz 17 yaşındayken, 1994 yılında, reşit olmadığı halde tutuklandı ve Devlet Güvenlik Mahkemeleri (DGM) tarafından müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Avukatlarının kemik yaşı tespiti talepleri mahkeme tarafından reddedildi ve çocuk mahkemesinde yargılanması gerekirken yetişkinlerle aynı cezaya mahkûm edildi.
Cezaevi Süreci ve Hukuki Mücadele
Güler Bilen, cezaevinde geçirdiği 32 yıl boyunca birçok farklı cezaevinde kaldı ve bu süreçte çeşitli hak ihlalleriyle karşılaştı. Tahliyesi, Cezaevi İdari ve Gözlem Kurulu tarafından üç kez ertelendi. 2021 yılında kemik yaşı tespiti için yeniden açtığı dava, cezasını tamamladıktan sonra Adana 13. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edildi. Bu durum, Türkiye'deki hukuk sisteminin işleyişine dair önemli tartışmalara yol açtı.
Tahliye Sonrası Açıklamaları
Güler Bilen, 32 yılın ardından özgürlüğüne kavuştuğunda, cezaevinde yaşadığı deneyimleri ve karşılaştığı zorlukları kamuoyuyla paylaştı. Cezaevi İdari ve Gözlem Kurulu'nun işleyişini eleştirerek, bu kurulların hukuki olmadığını ve cezalandırma mantığıyla hareket ettiğini dile getirdi. Ayrıca, cezaevlerinde uygulanan tecrit politikalarının tutsakların direncini kırmayı hedeflediğini, ancak bunun başarılı olmadığını ifade etti.
Umut Hakkı ve Gelecek Beklentileri
Güler Bilen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde yer alan "umut hakkı"nın uygulanması gerektiğini vurgulayarak, bu hakkın şu anda siyasi pazarlık konusu yapıldığını belirtti. Cezaevlerinin boşaltılmasının, devletin samimiyetini göstereceğini ifade ederek, müzakere süreçlerinin heba edilmemesi gerektiğini söyledi.
