Antalya’da Arap Süleyman’ın 6 milyar doları aşan mirası, şehri adeta karıştırmış durumda. 1800'lü yıllarda yaşamış olan Süleyman’a ait devasa arazilerde, mirasçılar arasındaki anlaşmazlıklar, sahte mirasçılar iddiaları ve mahkeme kararlarının iptali talepleri, bölgedeki hukuk mücadelelerini sürdürmekte. Peki, 6 milyar dolarlık mirasıyla gündem olan Arap Süleyman kimdir?
6 milyar dolarlık mirasıyla gündem oldu!
Antalya, 6 milyar dolarlık miras davasıyla gündemde. 1800'lü yıllarda yaşamış olan Arap Süleyman’a ait, şehirdeki en değerli bölgeleri kapsayan yaklaşık 4 bin dönümlük arazi, hala hukuki tartışmalara konu olmaya devam ediyor. Bu arazilerde kent merkezi, parklar, kamu binaları, oteller, spor tesisleri ve binlerce konut bulunuyor. Arap Süleyman'ın kızı Havva ve Ayşe’nin mirasçılarının, hak iddialarını yeniden gündeme getirmesiyle durum daha da karmaşıklaştı.
Mirasçı listesinde sahtecilik yapıldığı ve bazı kişilerin aslında mirasçı olmadıkları ortaya çıkarken, Antalya Kadastro Mahkemesi'nin bu konuda verdiği kararı bölge mahkemesi bozdu. Bu da tapu kayıtlarının değişmesine, mevcut hissedarların paylarının küçülmesine ve inşaat projelerinin durmasına yol açabilir. Süreç, oldukça uzun yıllardır devam ediyor ve bir çok kişi, bu değerli arazilerden pay almak için mücadele ediyor.
Arap Süleyman kimdir?
1800'lü yıllarda büyük topraklara sahip bir isim olan Arap Süleyman, Antalya'nın en prestijli arazilerine sahipti. Ancak mirası, binlerce kişinin hak talep ettiği bir dava haline geldi. 6 milyar dolara ulaşan değeriyle bu araziler, şehrin en önemli bölgelerinde yer alıyor ve bu yüzden hukuki ihtilaflar hiç bitmiyor.
Mirasçılar kim?
Bu miras, yıllardır süren bir hukuk mücadelesine sahne oluyor. Arap Süleyman’ın mirasçıları, çeşitli tartışmalara ve davalara konu olmuş durumda. 1992’de Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi, Arap Süleyman’ı ve diğer iki kişiyi, Hacıbekirzade Hacı Mehmet Ağa ve Hazine ile eşit hak sahipleri olarak kabul etti. Ancak, 2011’de yapılan bir araştırma, Arap Süleyman’ın kızı Ayşe ve Havva'nın mirasçılarının, sahte evrakla mirasçı listesinden çıkarıldığını ortaya çıkardı.
Bu durumu fark eden taraflar, Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurup bu kararın değiştirilmesini talep etti. Ancak Antalya Kadastro Mahkemesi, talebi reddetti. Bunun üzerine, davacılar bölge mahkemesine başvurdu ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi, önceki kararı bozarak yeniden bir yargılama yapılmasına karar verdi. Bu durum, tapu kayıtlarının değişmesi, hisse oranlarının yeniden belirlenmesi ve hatta bazı inşaat projelerinin durmasına neden olabilir.
Ayrıca, bu dava sürecinde, Hüsnü Yiğit isimli bir kişi de mirasçı olduğunu iddia ederek 2011’de Antalya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde bir dava açtı. Bilirkişi raporları sonucunda, Hüsnü Yiğit’in mirasçı olmadığı, sadece gerçek mirasçılar olan Ayşe ve Havva’nın soyundan gelenlerin hak sahibi olduğu belirlendi.
