Asbest ve zehirli madde içeren gemilerin sökümü ile sık sık gündeme gelen Aliağa Gemi Söküm Tesisleri’ni mahkemeye taşıyan İzmir Gemi Söküm Koordinasyon Grubu tesisin ‘ÇED muafiyeti’ kararının iptalini istedi. ‘Çevresel Etki Değerlendirilmesi’ (ÇED) sürecinin işletilmesi için EGEÇEP, İzmir Barosu, TMMOB Mimarlar Odası, İzmir Tabip Odası ve 8 yurttaş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına karşı dava açtı. 1977 yılında çalışmalarına başlayan Aliağa Gemi Söküm Bölgesi o dönemin mevzuatından kaynaklı hem ÇED hem de Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliğinden muaf durumda olması nedeniyle dava açan İzmir Gemi Söküm Koordinasyon Grubu, TMMOB İzmir Mimarlar Odası’nda basın toplantısı düzenledi.

“ÇED muafiyetleri kalkmalı”

Davayı takip eden Avukat Arif Ali Cangı, Aliağa İlçesi'nde yer alan gemi söküm tesislerinin, var olan biçimiyle çalışanlar, toplum ve çevre sağlığı açısından çok önemli bir tehlike kaynağı olduğunu vurgulayarak, “Gemi söküm tesislerinin üretim kapasitelerinde büyük bir artış olmuştur. Bu durum çevresel etki değerlendirmeyi zorunlu kılmaktadır. ÇED süreci işletilmesine ilişkin 10 Ocak 2025 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına karşı dava açılmıştır. Kentimizin ve bölgemizin doğal ve kültürel değerlerinin, müşterek varlıklarının korunmasının takipçisi olan davacılar, yıllar önce Otapan, üç yıl önce São Paulo atık gemilerinin sökülmek üzere Aliağa'ya getirilme girişimlerini demokratik ve hukuksal mücadele ile engellemişlerdi. Bundan sonra benzer şekilde tekil gemilerle uğraşmak yerine Gemi Söküm sanayiinin yarattığı toplam kirliliği durdurmaya kararlıyız. ÇED muafiyetlerinin kaldırılması ilk adımımızdır. Mücadelemizin devamı gelecektir. Sonraki adımlar ise çevre standartlarını, çifte standarda çeviren sertifikalandırma pratikleri ile AB'nin ilgili kurumlarına gerek açık mektup ile, gerekse ilgili mercilere şikayetlerle ilerlemektir. Aliağa'nın ve bölgemizin, Ege Denizi'nin sağlıklı yaşamını korumakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Dilek Çakır Durak