Ünlü televizyoncu Armağan Çağlayan, katıldığı programda hayatıyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu. Hukuk fakültesi mezunu olduğunu hatırlatan Çağlayan, zaman zaman avukatlık yaptığını belirterek, "Boşanma davalarını seviyorum" dedi.

Televizyon dünyasının tanınan isimlerinden Armağan Çağlayan, Aslı Şafak’la İşin Aslı programına konuk oldu. Hukuk fakültesi mezunu olduğunu ve yüksek lisans eğitimini de İstanbul Üniversitesi’nde tamamladığını belirten Çağlayan, mesleğiyle ilgili dikkat çeken açıklamalar yaptı.

"İşsizdim, Televizyona Başladım"

Hukuk eğitimi almasına rağmen avukatlığa çok ısınamadığını söyleyen Çağlayan, televizyon sektörüne giriş hikayesini şu sözlerle anlattı:

"İşsizdim ve avukatlıktan da hiç haz etmediğim bir dönemde televizyon geldi ve 'Denize düşen yılana sarılır' misali televizyona başladım."

Buna rağmen zaman zaman avukatlık yaptığını ifade eden Çağlayan, özellikle boşanma davalarına ilgi duyduğunu dile getirdi.

Armağan Çağlayan 2

"Boşanma Davalarını Çok Severim"

Televizyonculuk kariyerine rağmen hukuktan tamamen kopmadığını belirten Çağlayan, avukat tutma imkanı olmayan kadınlara destek olduğunu söyleyerek, "Ara sıra avukatlık yapıyorum. Boşanma davalarını seviyorum. Avukat tutma parası olmayan kadınlar için davalara giriyorum. Çok severim çekişmeli boşanma davası." ifadelerini kullandı.

"Başıma Bir Şey Gelse Bakacak Kimsem Yok"

Geleceğe dair kaygılarını da paylaşan Çağlayan, yalnız yaşamanın getirdiği endişeleri dile getirdi: "Birine muhtaç olma fikri korkutucu geliyor. Başıma bir şey gelse bakacak kimsem yok. Eskiden 'huzurevine giderim' diye düşünüyordum ama teyzem huzurevinde yaşıyor ve çok mutsuz. Bunu acı bir deneyimle öğrendim. Şimdi istemem mesela. Ama bunu öğrenince daha çok gelecek korkusu sardı. Kimsenin başına dert olmak istemem."

"9 Yıl Bizi Tanımadan Yaşadı"

Babası Fikret Çağlayan’ı 2009 yılında kaybeden ünlü televizyoncu, hastalığın aile üzerindeki etkisini de anlattı. Babasının Alzheimer sebebiyle uzun yıllar boyunca kendilerini tanımadan yaşadığını belirten Çağlayan, duygularını şu sözlerle ifade etti: "Babam Alzheimer sebebiyle vefat etti. 9 sene yattı, hiçbirimizi tanımadan. Zaten sizin hayatınızdan çıkıyor, sizi tanımıyor, sizinle konuşmuyor, öyle yatıyor. Aslında ölüm dediğimiz şey hayattan çıkmak. Zaten babam bizim hayatımızdan çıktığı için benim hayatımda babamın ölümü çok büyük bir travma olmadı."

Kaynak: Habertürk