Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) prim ödeyerek emekli olanların vefatları halinde yakınlarına ödenen dul ve yetim aylıkları hakkında yapılan yeni düzenleme ile artık hem vefat eden eşinden hem de anne babasından dul ve yetim aylığı alanlar, bu maaşlardan birisini seçmek zorunda kalacak.
“Dul musunuz yetim mi?”
İzmir Emekliler ve Emekçiler Derneği Başkanı ve Sosyal Güvenlik Müşaviri Dilek Ete, yapılan yeni düzenlemenin dul ve yetim aylığı konusunda bir adaletsizlik ortaya çıkardığını kaydederek, “Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 5510 sayılı kanununun 34’üncü maddesinde belirtilen yetim aylığı koşullarına göre; yaş koşulu aranmaksızın kız çocuğunun, evli olmaması, boşanması, eşinin vefatı ile dul kalması, kendi sigortalılığı kapsamında çalışmaması ve emekli aylığı almaması koşuluyla yetim aylığı alabiliyordu. Fakat hak kazanılan bu aylıkların ödemesine, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 5510 sayılı kanunun 54’üncü maddesinde bir sınırlama getirildi. Bu değişiklik ile; ‘Hem eşinden hem de anne ve babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden veya anne babasından bağlanacak aylığı’ ödemesine karar verildi. Yani iki aylık arasında seçim yapılması bekleniyor. Ayrıca, SGK 2008 öncesinde ölen sigortalıların hak sahiplerine gelir ve aylık bağlanmasında hak sahibi olma niteliğini kazandırdığı tarihteki kanun hükümlerinin uygulanmasına karar verdi. Yani; 2008 öncesinde aldığı yetim aylığı varsa, dul ve yetim aylığından birini seçmek zorundalar. 2008 öncesinde dul aylığı alıyorsa, farklı statülerde olması şartıyla, örneğin; anne babası SSK’lı eşi Bağkur’lu ise, hem dul hem yetim aylığı bağlanacak. Anne baba ve eş üzerinden iki aylığı alabilmesi için farklı statülerde olunması şart. Sadece Emekli Sandığı 5434 tabii anne/baba üzerinden yetim aylığı talebinde bulunan yetim kız çocukları kendi emekli aylıkları olsa dahi, çalışsalar da hem dul hem yetim aylığı hem de kendi çalışmalarından dolayı emekli aylığı alabilmektedir. Sadece yetim kız çocuğu Emekli Sandığından emekli ise anne baba da Emekli Sandığı emeklisi ise yetim aylığı alamamaktadır.Emekli Sandığı yetim çocuklarına tanınan bu pozitif ayrımcılık Anayasa’nın eşitlik ilkesine de aykırıdır. Sosyal güvenlik şemsiyesi altında yetim kız çocuklarının tamamının bu haktan yararlanması gerekmekte” dedi. Konuyla ilgili açılmış sayısız dava olduğunu kaydeden Ete, hak sahiplerinin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı bu davranış hakkında düzenleme talep etmesi gerektiğini söyledi.
İzmir kadar dul ve yetim
Dul ve yetimlerin en düşük emekli maaşından çok daha az ücret aldığını ve bu ücretlerin geçinmeye yetmediğini vurgulayan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Emekli-Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe, “5510 sayılı kanuna göre eskiden emekli maaşlarının gün ve prim olan yüzde 74 üzerinden hesaplanarak emekliye bağlanırdı. Vefat edenin eşine ise yüzde 50’si bağlanırdı. Şimdi emekli maaşlarının hesaplanması yüzde 28’e düştü. Eşi vefat edenin alacağı maaş o kadar düşük ki. Bunu kılıfına uydurarak, yüzde 50’sini veriyorlar.Aradan geçen 13 yılın ardından 7-8 bin TL yapıyor. Yetimde ise 3 bin 500 TL ile 5 bin TL arası. Bu ücret hayatını nasıl idame ettirmeye yeter. Emeklinin düşmüş olduğu durumu görüyoruz. Yasada bellidir, en az demek en az demektir. En az denilen ücretin altında aylık alıyorlar. 3 bin TL ile 8 bin TL arasında tercih yapın diyorlar, bu nasıl yapılsın? Bizi, kimsesizler mezarlığına gömecekler, o parklarda yatan evsizlerden ‘burada çok oturdun’ diyerek vergi alacaklar. Türkiye’de son dönemde 4, 4,5 milyon dul yetim var. Yani neredeyse İzmir’in nüfusu kadar. Bu insanların aldıkları maaşların istatistiklerine bakıldığında en çok alan 15 bin TL alıyor. İkisi arasında bir ayırım yapmanın ne anlamı var anlamış değilim. İnsanlar ölüme mahkum edilmiş durumda” ifadelerini kullandı.
“Deli dumrul cezası”
Dul ve yetim aylıklarında büyük bir adaletsizlik olduğunu belirten Emekliler Derneği İzmir Şube Başkanı Zekeriya Beypınar ise, “Bir kadın hem eşinden hem de anne babasından dul ve yetim aylığı alamıyor. Ancak biri memur emeklisi olacak, diğeri BAĞKUR’dan emekli olacak gibi bir takım kuralları var. İlaçta ve doktorda yüzde 45 oranında kesinti var, bir kömür alsak olmuş 8-9 bin TL. Elektrikte 1050 TL’yi aşana 2 bin TL fatura gelecek. Bir emekli en yüksek 18-20 bin TL para alıyor. Kira veriyor, elektrik ödüyor, daha birçok maliyeti var, ne yiyip ne içecek? Emekli bu haldeyken dul ve yetimlere verilen ücretler geçinmeye nasıl yetecek? Resmen deli dumrul cezası veriyorlar. Köprüden sen mi geçersin ben mi geçerim kavgasındayız. Biz artık 70 yaşındayız, ne yapacağımızı da artık bilmiyoruz” diye konuştu.