Son yıllarda özellikle COVID-19’un ağır seyrettiği vakalarda adı sıkça duyulan ECMO, bazı hastalar için son çare olarak görülüyor. Ancak her hasta bu tedaviye uygun değil. Uzmanlar, ECMO’nun hangi koşullarda kullanıldığını, potansiyel komplikasyonları ve sürecin zorluklarını tartışıyor

ECMO Cihazı Nedir?

ECMO, yani Ekstrakorporal Membran Oksijenizasyonu cihazı, ciddi kalp veya akciğer yetmezliği yaşayan hastalarda bu organların işlevini geçici olarak üstlenmek için kullanılan ileri düzey bir yaşam destek sistemidir. "Ekstrakorporal" terimi, işlemin vücut dışında gerçekleştiğini belirtir. Bu sistem, hastanın dolaşımından alınan kanı vücut dışında bir makine aracılığıyla oksijenlendirir ve karbondioksitten arındırır. Temizlenen bu kan, ardından tekrar hastanın dolaşımına verilerek hayati organların oksijen ihtiyacı karşılanır. ECMO cihazı, özellikle konvansiyonel tedavilere yanıt vermeyen, yoğun bakım desteği gerektiren kritik hastalarda kullanılır.

ECMO sistemi genel olarak üç temel bileşenden oluşur: bir pompa, gaz değişim membranı (oksijenatör) ve kanülasyon sistemleri. Pompa, kalbin yerine geçerek kanın dolaşımını sağlar. Membran ise akciğer gibi davranarak gaz alışverişini gerçekleştirir. Kanüller yardımıyla kan, büyük damarlar üzerinden vücut dışına alınır ve işlem tamamlandıktan sonra tekrar hastaya geri verilir. Bu karmaşık sistem, hastaların yaşamsal organlarını geçici olarak desteklemeye olanak tanır.

ECMO Cihazı Ne İşe Yarar?

ECMO cihazının temel amacı, kalp ya da akciğerin işlevini geçici olarak üstlenerek, bu organların dinlenmesine ve iyileşmesine zaman kazandırmaktır. Özellikle solunum yetmezliği (örneğin ARDS – Akut Solunum Sıkıntısı Sendromu), kardiyojenik şok veya kalp durması gibi hayatı tehdit eden durumlarda, hastaya zaman kazandırmak ECMO’nun başlıca rolüdür. Bu sistem, organ yetmezliği nedeniyle yetersiz kalan oksijenizasyonu düzeltir ve karbondioksit eliminasyonunu sağlar. Aynı zamanda, kan basıncının düşmesine neden olan ciddi durumlarda dolaşımı da destekleyerek diğer organların hasar görmesini önleyebilir.

ECMO ayrıca, geleneksel tedavilerin yetersiz kaldığı durumlarda köprü tedavi (bridge therapy) olarak da kullanılır. Örneğin, kalp nakli bekleyen bir hasta için ECMO geçici bir destek sağlayabilir. Ya da ciddi bir solunum enfeksiyonu geçiren bir hastada, akciğerlerin toparlanması beklenirken ECMO devreye alınabilir. Bununla birlikte, ECMO'nun kendine özgü riskleri, komplikasyonları ve yüksek kaynak ihtiyacı olduğu için sadece uygun hasta gruplarında ve uzman ekipler tarafından uygulanmalıdır.

ECMO’nun Riskleri

ECMO, hayat kurtarıcı bir tedavi yöntemi olmasına rağmen, ciddi komplikasyonlara ve risklere de sahiptir. Bu riskler, hem kullanılan cihazların karmaşıklığından hem de uygulamanın invaziv (vücuda müdahaleli) doğasından kaynaklanır. Bu nedenle ECMO tedavisi ancak deneyimli sağlık ekipleri ve özel donanımlı merkezlerde uygulanmalıdır. İşte ECMO’nun başlıca riskleri:

Kanama (Hemorajik Komplikasyonlar)

ECMO sisteminde kullanılan devrelerin tıkanmasını önlemek için hastaya sürekli olarak antikoagülan (kan sulandırıcı) ilaçlar verilir. Bu ilaçlar, ciddi kanama riskini beraberinde getirir. Özellikle beyin içi kanamalar, sindirim sistemi kanamaları ya da kanül yerlerinde kontrolsüz kanamalar hayatı tehdit edici olabilir.

Ekstremite İskemisi

Kanül yerleştirilirken büyük damarlar kullanıldığından, bacak veya kol gibi uzuvlara giden kan akımı azalabilir. Bu durum “ekstremite iskemisi” olarak adlandırılır ve eğer müdahale edilmezse doku ölümü (nekroz) ya da amputasyon (uzuv kaybı) ile sonuçlanabilir.

İnme (Felç)

ECMO sırasında beyin damarlarında pıhtı oluşması veya beyne yeterli kan gitmemesi sonucu inme gelişebilir. Bu durum kalıcı nörolojik hasarlara yol açabilir. Özellikle antikoagülasyon dengesinin iyi sağlanamaması bu riski artırır.

Hemoliz

ECMO cihazındaki pompa ve oksijenatör gibi mekanik parçalar, kan hücrelerinin parçalanmasına neden olabilir. Bu durum hemoliz olarak bilinir. Hemoliz, böbrek hasarına, anemiye ve dolaşım problemlerine neden olabilir.

Enfeksiyon

Uzun süreli damar yoluyla yapılan tedavilerde enfeksiyon riski yüksektir. Kanül giriş yerlerinde, cihaz bağlantılarında ya da vücut genelinde ciddi enfeksiyonlar (sepsis) gelişebilir. Bu durum hastanın genel durumunu kötüleştirebilir ve ölüm riskini artırabilir.

Koagülopati (Pıhtılaşma Bozuklukları)

Hem ECMO cihazının kendisi hem de antikoagülan ilaçlar, hastada pıhtılaşma sisteminde bozulmalara yol açabilir. Bu da hem kanamaya hem de istenmeyen pıhtı oluşumuna neden olabilir. Bu dengenin sağlanması sürekli laboratuvar takibi gerektirir.

Teknik Problemler ve Cihaz Arızaları

Her ne kadar modern ECMO cihazları oldukça güvenilir olsa da, mekanik bir sistem olduğu için cihazda arıza veya devre dışı kalma riski her zaman vardır. Bu gibi durumlarda hasta hızla destekten yoksun kalabilir.

Organ Yetmezliği

ECMO çoğu zaman çoklu organ yetmezliği olan hastalarda uygulanır. Cihaz tek başına bu organları iyileştiremez. Bu nedenle bazı hastalarda ECMO’ya rağmen karaciğer, böbrek veya beyin fonksiyonlarında ciddi bozulmalar devam edebilir.

Kaynak: Haber Merkezi