Erzincan-Sivas kara yolunun Sakaltutan mevkisinde 28 Aralık'ta meydana gelen kazada, Kartal Belediyesi'ne ait yolcu otobüsü şarampole devrildi. Kazada, otobüs sürücüsü Ali Gülmüş hayatını kaybederken 26 kişi yaralandı. Yaralılardan 22’si tedavilerinin ardından taburcu edilirken, 4 kişinin hastanedeki tedavisi sürüyor.

Hayatı Pahasına Yolcuların Hayatını Kurtardı

Kazada hayatını kaybeden 53 yaşındaki Ali Gülmüşün, direksiyonun başından ayrılmayarak yolcuların hayatını kurtardığı belirtildi. Kazadan yaralı olarak kurtulan ve hastanede tedavisi devam eden otobüsün ikinci şoförü Emre İncediş, kaptan Gülmüşün otobüsü yolun solundaki kar birikintisine sürerek aracın uçuruma düşmesini önlediğini anlattı.

“Yapacak Hiçbir Şey Yoktu”

Otobüsün ikinci şoförü Emre İncediş, AA muhabirine, kendisiyle beraber 4 kişinin hastanede tedavisinin sürdüğünü, kaptan Gülmüş'ün otobüsü yolun solunda bulunan kar birikintisine sürmesiyle uçuruma düşmekten kurtardığını söyledi. Kartal Belediyesi'nde görevli olarak cenaze için Erzincan'a gelmek üzere yola çıktıklarını anlatan İncediş, son olarak bir tesiste mola verdiklerini, buradan sonra aracı kullananın Ali Gülmüş olduğunu belirtti.

Moladan kısa süre sonra sorun yaşadıklarını dile getiren İncediş, şöyle devam etti:

"Kaptan moladan 5-7 dakika sonra, aracın frenlerinin tutmadığını söyledi. Ben de ona 'Panik yapma.' dedim. Vites küçülttü. Baktı ki direksiyon ağırlaştı. Göz göze geldik. Ben de ona, 'Arabayı sola kır.' dedim. Sağ taraf uçurum, düz giderse yokuş, aşağıdan tırlar geliyor. Beraber sola kırabildiğimiz kadar kırdık. Ben helallik istedim. Arkaya doğru geçerek yolculara 'Kemerlerinizi takın, panik yapmayın, aracımız kayıyor.' diye bağırdım. Herkes şehadet getirdi zaten, ondan sonrasını hatırlamıyoruz."

İncediş, kaza öncesi 30 kilometre hızla giden otobüsün bir anda 100'e çıktığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"O da panikledi, 'Yapacak bir şey yok.' dedim. En azından sola yatıralım, ölen de yaralı da bizim olur. Sağda olursak hiç kimsenin kurtulma şansı yok. Sakaltutan'ı bilen bilir, ortada refüj yok zaten. Oradan karşıya atladık. Karşıdan da tır geliyor. Su akıntısı gibi bir oluk var. Oradan zıpladı düzlüğe, ondan sonra araba kayarak kanal gibi bir yerin içine düştük. Zaten oraya düşmeden önce direksiyonu sabitledim, 'Ben arkaya gidiyorum hakkını helal et.' dedim. Yapacak hiçbir şey yoktu. O, kendini feda etti. O da kaçıp benimle arkaya gelseydi, şu an hiçbirimiz yaşamıyorduk."

“Kış Günü Bu Araçla Gidilmezdi”

Kazadan yaralı olarak kurtulan yolculardan Hüseyin Ateş, kaza sırasında sürücünün tıra çarpmamak için hayatını ortaya koyduğunu ifade etti. Ateş, moladan sonra otobüsün bir anda hızlandığını ve frenlerinin tutmadığını belirtti.

“Sağa kırsaydı kimse kurtulamazdı. Sola dönünce aracın hızı düşerek bir kanala düştü. Kaptanın cesareti olmasaydı hepimiz hayatımızı kaybedebilirdik. Ancak bu kış günü bu aracın verilmemesi gerekiyordu.” diye konuştu.

Kaynak: AA