Aydın’ın gökyüzünde uzun bir aradan sonra tekrar yankılanan kanat çırpışları, şehirde büyük bir sevince dönüşmüş durumda. 41 yıl sonra semalarda beliren leylek yavrusu, bölge halkını büyüleyen bir doğa olayı olarak kayda geçti. Bu nadir buluş, yerel sakinlerin gözlerini semalara çevirmesine neden oldu. Aydın’da uzun zamandır beklenen bu misafir, doğa tutkunlarının merakını da beraberinde getirerek, detayları araştırma heyecanını arttırdı…
Kuşadası-Aydın yolu üzerinde bulunan kırsal Gökçealan Mahallesi'ne 40 yıl aradan sonra gelen bir çift leylek, bu yıl da gelirken mahallede 41 yıl sonra 4 leylek yavrusu dünyaya geldi.
Gökçealan Mahallesi, uzun yıllar önce Aydın'a bağlı bir köyken, 10 Şubat 1975 tarihinden itibaren Selçuk'a bağlanmıştı. Ancak, İzmir'in Selçuk ilçesine daha yakın olması nedeniyle bu köy, zamanla Selçuk'a bağlı bir mahalle haline gelmişti. Mahallede yaşayanlar, bu yıl 41 yıl aradan sonra leylek yavrusu sevinci yaşadılar.
Doğal yaşamın korunması için çaba gösteren Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) ile duyarlı mahalle sakinleri, mahalleye gelen leylekleri korumak için harekete geçti. Leyleklerin yüksek gerilim direğine yuva yapmaya çalışması risk oluşturduğundan, EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü ve diğer mahalle sakinleri, leylekler için yeni ve güvenli bir yuva hazırladılar. Elektrik direğinin tepesine platform kuruldu ve leylekler yeni yuvalarına taşındılar. Bu çaba sonucunda, leyleklerin 4 yavrusu dünyaya geldi ve mahallede 41 yıl aradan sonra leylek yavrusu sevinci yaşandı.
Mahallede yaşayanlar, 40 yıl sonra leylek görmenin ve bu yıl da yavrularının olmasının duygusal bir an yaşattığını belirttiler. EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, mahallenin geçmişinde sulak alanların bulunduğunu ve bu alanların yok olmasıyla leyleklerin bölgeyi terk ettiğini ifade etti. Ancak, geçen yıl bir çift leyleğin mahalleye geri döndüğünü ve bu yıl yavrularının olduğunu söyledi. Yavruların çıkmasıyla birlikte mahallede büyük bir sevinç yaşandı.
Ancak, kırsal bölgelerde villa tipi yerleşimlerin artması ekosistemi ve bölge tarımını olumsuz etkileyebileceği endişeleri dile getirildi. Sürücü, geleneksel tarımın sürdürülmesi için çaba harcanırken, lüks yerleşimlerin bölgeye etkisinden endişe duyulduğunu belirtti. Gökçealan leyleklerinin, doğanın ve tarımın korunmasında sembol olabileceği ve umut verebileceği vurgulandı.
KAYNAK: İHA