İzmir Büyükşehir Belediyesi, izciliğin evrensel değerlerinden ilham alarak "İyiliğe Yolculuk" temasıyla yeni bir kamp serisine imza attı. Nisan ayı boyunca altı kez düzenlenen iki günlük kamplarda, engelli izciler ve engelsiz izciler birlikte eğitim ve etkinliklere katılıyor.
Kamp boyunca izciler oba isimlerini ve sloganlarını belirliyor, izci marşları ve andıyla ruhlarını canlandırıyor. Mozaik, seramik ve el sanatları gibi atölye çalışmalarına katılan gençler, pickleball gibi farklı sporlarla da tanışıyor. Mavi ve yeşilin buluştuğu Özdere sahilinde gün boyu süren aktiviteler, geleneksel kamp ateşi etrafındaki marşlarla tamamlanıyor.
"İyiliği çoğaltıyor ve büyütüyoruz"
İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürü Tufan Fırat Göksel, izciliğin temelinde iyilik yapmak olduğunu vurgulayarak, "İyiliğe Yolculuk" mottosuyla çıktıkları bu yolda iyiliği çoğalttıklarını ve büyüttüklerini söyledi. Farklı engel gruplarından ve engelsiz bireylerden oluşan izcilerle sosyal ve ekolojik iyiliği aynı potada buluşturduklarını aktardı. Göksel, kampın sadece bir etkinlikten ibaret olmadığını, birlikte yaşam kültürünün kurgulandığı bir model oluşturduklarını da sözlerine ekledi.
Bir arada yaşama kültürü gelişiyor
İzci Lideri Esin Akgür, kapsayıcı izcilik anlayışıyla dört yaş ve üzerindeki tüm bireyleri bir araya getirdiklerini anlattı. Engelli ve engelsiz bireylerin ortak faaliyetlerde bulunmasının toplumsal farkındalığı artırdığını belirten Akgür, burada, hedefledikleri yaşamın küçük bir modelini yaşattıklarını ifade etti.
"Bu duygunun tarifi yok"
Kampa kızı Özlem Önen ile katılan Güler Gezer, izciliğin hayatlarında yarattığı değişimi duygusal sözlerle anlattı. Gezer, içine kapanık olan kızının izcilikle birlikte özgüven kazandığını, 11 yıldır katıldıkları kampların kendilerine tarifsiz bir mutluluk verdiğini dile getirdi. Özlem Önen ise izciliğin hayatındaki yerini anlatırken, kampta yaptığı etkinliklerden duyduğu heyecanı paylaştı.
İzcilik sayesinde sosyal hayata karıştı
İzcilik sayesinde sosyal hayata karıştığını belirten Simay Demirezen de, bu sürecin kendisini fotoğraf çekilmekten sahneye çıkmaya ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürlüğü’nde işe başlamaya kadar taşıdığını anlattı.
"Hayatımda çok şey değişti"
Pelinsu Zambak ise izciliğin bakış açısını değiştirdiğini ifade ederek, önceden farklı engel gruplarını anlamakta zorlandığını, şimdi onların yaşam tarzlarını, dünyaya bakışlarını yakından gözlemleyebildiğini dile getirdi. İzciliğin kendisine kattığı bu dostlukların artık hayatının vazgeçilmez bir parçası olduğunu kaydetti.
