Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), İstanbul’daki depremle ilgili bir ön değerlendirme raporu yayınladı. Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin şiddeti, denizde 8, karada ise 4-5 olarak ölçüldü.
Depremin Merkez Üssü ve Artçı Sarsıntılar
Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özer, depremin Silivri açıklarında gerçekleştiğini belirtti. 6.2 büyüklüğündeki depremi takiben 100’e yakın başka küçük deprem kaydedildi. Bunlar arasında 5.1 ve 5.2 büyüklüğünde iki büyük artçı yer aldı. Özer, bu artçıların enerjinin açığa çıktığını gösterdiğini ifade etti. Ayrıca, 10 tane de 4 büyüklüğünden büyük deprem olduğunu bildirdi.
Depremin Sıklığı ve İzleme Çalışmaları
Depremin, Orta Marmara ve Kumburgaz Fay Hattı’nın tam ortasında gerçekleştiği belirtildi. Prof. Dr. Özer, Marmara Denizi'ndeki depremlerin 10-12 kilometrelik bir bant içinde meydana geldiğini ve bölgedeki sismik aktivitenin dikkatle izlendiğini vurguladı. Bu tür depremlerin tarihleri ve büyüklükleri konusunda bazı belirsizlikler olsa da bölgedeki tüm hareketlerin yakından takip edildiği ifade edildi.
Erken Uyarı Sistemi Test Edildi
Marmara Denizi’ndeki olası bir büyük deprem için geliştirilmekte olan erken uyarı sisteminin bu depremde başarıyla devreye girdiği bildirildi. Prof. Dr. Özer, sistemin devreye girmesinin sevindirici bir gelişme olduğunu belirtti.
Bir gazetecinin, depremin gelecekteki olası büyük depremlerle ilişkisinin sorulması üzerine Prof. Dr. Özer, Marmara Denizi’nde özellikle Orta Marmara ve Kumburgaz segmentlerinde stres birikimi olduğunu ve bu bölgedeki faylarda da deprem riski bulunduğunu söyledi.
Deniz ve Kara Üzerindeki Deprem Etkileri
Prof. Dr. Özer, depremin deniz merkezli olduğunu ve denizdeki şiddetinin 8, karada ise 4-5 olarak ölçüldüğünü açıkladı. 2019’da yaşanan 5.9 büyüklüğündeki depremin artçıları yaklaşık 1.5 ay sürdü. Bu depremden sonra da 5’ten büyük artçı sarsıntılar kaydedildi. Özer, 6.1’lik depremin etkilerinin 1.5-2 ay sürebileceğini, ancak denizde gerçekleşen bir deprem olması nedeniyle kara üzerindeki etkilerin daha sınırlı olabileceğini belirtti.
