Karz, pek çok kültürde ve özellikle İslam finans sisteminde "faizsiz borç" anlamına gelir. Ancak, günümüzde faizsiz borç verme ve ödeme uygulamaları nasıl işler ve bu sistem modern ekonomiyle nasıl bir etkileşim içerisindedir? Karz ödemesi nedir? Karz ne anlama gelir? İşte detaylar...
Karz Nedir?
Karz, İslam hukukunda ve fıkıh literatüründe "tüketim ödüncü" anlamına gelen bir kavramdır. Sözlükte “kesip koparmak, karşılık vermek” gibi anlamlara gelen bu kelime, fıkıh terimi olarak "geri ödenmek üzere verilen mal veya borç verme işlemi" anlamında kullanılır. Bu işlemde borç veren kişi, malının bir kısmını ayırarak ihtiyacı olan birine verir; borç alan ise aldığı malın emsalini ileride geri ödemekle yükümlüdür. Karz terimiyle bağlantılı olarak istikrâz (ödünç istemek), iktirâz (ödünç almak), ikrâz (ödünç vermek), mukriz (ödünç veren kişi), müstakriz (ödünç alan kişi) ve mukrez (ödünç olarak verilen mal) gibi kelimeler de kullanılmaktadır. Ayrıca "güzel borç" anlamına gelen karz-ı hasen, ihtiyaç sahiplerine rıza-i ilahi için verilen faizsiz ödünçlerdir.
Kur’an’da Karz Kavramı
Kur’ân-ı Kerîm’de karz ve türevleri on üç yerde geçmekte olup, bu ifadeler genellikle Allah’a güzel bir şekilde borç vermek (karz-ı hasen) anlamında kullanılmıştır. Bakara 2/245, Mâide 5/12, Hadîd 57/11 gibi ayetlerde karz, Allah yolunda harcama yapmanın önemine vurgu yapar. Ayetlerde, yapılan malî fedakârlıkların bir tür borç olarak Allah’a verildiği, bu borcun ise kat kat fazlasıyla ödüllendirileceği ifade edilir. Bu teşvik, Allah’ın rızası için yapılan her türlü yardımı değerli kılar. “Güzel borç” ifadesi, bu tür yardımların riya ve dünyevî beklentilerden uzak, samimi bir niyetle yapılması gerektiğine işaret eder.
Hadislerde Karzın Önemi
Hadislerde karz, hukukî bir işlemden ziyade ahlaki bir erdem olarak ele alınmıştır. Hz. Muhammed (sav), borç vermenin faziletine dair şu ifadeleri kullanmıştır:
- “Kim bir Müslümanın dünya sıkıntılarından birini giderirse, Allah da onun âhiret sıkıntılarından birini giderir.”
- “Sadaka on misliyle, karz on sekiz misliyle mükâfatlandırılır.”
- “İki defa borç vermek bir kere sadaka vermek gibidir.”
Bu hadisler, ödünç vermenin yalnızca maddi bir işlem olmadığını, aynı zamanda toplumsal yardımlaşma ve ahlaki değerler açısından da önemli bir rol oynadığını gösterir.
Fıkıhta Karz
Karz, İslam hukukunda yardımlaşma temelli bir akit olarak değerlendirilir ve birçok yönüyle detaylı şekilde incelenmiştir.
Tanımı ve Mahiyeti
Hanefî ekolüne göre karz, piyasada emsali bulunan bir malın, emsalinin iade edilmesi şartıyla verilmesidir. Örneğin, ödünç olarak verilen 1 kilogram buğdayın, aynı miktar ve kalitede geri ödenmesi gerekir. Diğer mezhepler, karz olarak verilen malın birebir aynısının ya da emsalinin iade edilebileceğini belirtir. Mâlikî mezhebi ise, karz işleminin "mülkiyet konusu olan bir malın, aynı veya benzeri bir bedel karşılığında verilmesi" şeklinde tanımlar.
Hukuki Niteliği
Karz, bağlayıcı olmayan akitler grubundadır. Bu, borç verenin, ödünç verdiği malı dilediği zaman geri isteme hakkına sahip olduğu anlamına gelir. Akdin tamamlanması için malın teslim edilmesi şarttır. Teslim gerçekleşmeden karz işlemi tamamlanmış sayılmaz. Bu yönüyle karz, aynî akitler grubunda yer alır. Ayrıca, karz akdi, herhangi bir kazanç sağlama amacı taşımadığından, teberru (karşılıksız iyilik) akdi olarak kabul edilir. Ancak karz alan kişi, borçlandığı malın emsalini geri ödemekle yükümlüdür.