Malcolm X, Amerika’da ırkçılığa karşı verilen mücadelenin en etkili seslerinden biri olarak tarihe geçti. Ancak, sert üslubu ve radikal söylemleri ona birçok düşman kazandırdı. Peki, Malcolm X kimdir? Malcolm X neden öldü?

Malcolm X kimdir?

Malcolm X, 19 Mayıs 1925'te Omaha, Nebraska’da Malcolm Little adıyla dünyaya geldi. Babası Earl Little, Pan-Afrikanizm savunucusu bir vaizdi ve Marcus Garvey’in fikirlerinden etkilenmişti. Malcolm’un çocukluğu, ailesinin Ku Klux Klan ve Siyah Lejyon gibi beyaz ırkçı grupların tehditlerine maruz kaldığı bir ortamda geçti. Babası, şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti ve annesi ekonomik sıkıntılar nedeniyle akıl hastanesine yatırıldı. Bu olaylar, Malcolm’un genç yaşta koruyucu ailelerin yanında büyümesine sebep oldu.

Başarılı bir öğrenci olmasına rağmen, beyaz bir öğretmeninin ona avukat olamayacağını söylemesi üzerine okuldan ayrıldı. Birkaç yıl boyunca çeşitli işlerde çalıştı, Boston ve Harlem gibi büyük şehirlerde suç dünyasına karıştı. 1946 yılında hırsızlık ve haneye tecavüz suçlarından hapse girdi.

Hapishane Yılları ve İslam Ümmeti'ne Katılımı

Hapishanede geçirdiği yıllar, Malcolm’un hayatında bir dönüm noktası oldu. Burada, kendini eğitmeye başladı ve "İslam Ümmeti" (Nation of Islam) hareketiyle tanıştı. Bu hareket, siyahların üstünlüğünü ve beyaz insanların "şeytan" olduğunu savunuyordu. 1952’de şartlı tahliye edildikten sonra hareketin önde gelen liderlerinden biri haline geldi.

Malcolm X, hitabet yeteneği ve karizmatik duruşuyla kısa sürede büyük bir takipçi kitlesi kazandı. Siyah Amerikalıların, beyazlarla bütünleşmek yerine ayrılması gerektiğini savunuyor, ırksal eşitlik mücadelesi veren sivil haklar hareketini eleştiriyordu. Martin Luther King Jr. ve diğer sivil haklar liderlerini, beyaz sistemin kuklası olmakla suçladı.

İslam Ümmeti'nden Ayrılışı ve Hac Deneyimi

1964 yılında, lideri Elijah Muhammed’in ahlaksızlıkları ve çelişkileri karşısında büyük bir hayal kırıklığına uğrayan Malcolm X, İslam Ümmeti'nden ayrıldı. Kendi organizasyonlarını kurarak, Afro-Amerikan toplumunun bağımsızlık ve öz savunma hakkını savunmaya devam etti. Aynı yıl Mekke'ye giderek hac görevini yerine getirdi.

Hac sırasında, farklı etnik kökenlerden Müslümanlarla tanışması, beyaz insanlara dair görüşlerini değiştirdi. Artık ırk ayrımcılığı yerine, tüm insanların eşit olduğu fikrini benimsedi ve ismini El-Hacc Malik El-Şahbaz olarak değiştirdi. Afrika ve Orta Doğu'da birçok ülkeyi ziyaret ederek Pan-Afrikanizm, insan hakları ve siyahların özgürlüğü üzerine konuşmalar yaptı.

Suikast ve Mirası

21 Şubat 1965'te New York'taki Audubon Balo Salonu'nda konuşma yaparken suikasta uğrayarak hayatını kaybetti. Cinayetten, eski bağlı olduğu İslam Ümmeti hareketi üyeleri sorumlu tutuldu.

Malcolm X’in ölümünden sonra, onun radikal mücadele anlayışı ve etkileyici hayat hikâyesi, birçok insan için ilham kaynağı oldu. "Malcolm X’in Otobiyografisi" adlı kitap, onun hayatını ve dönüşümünü en iyi anlatan eserlerden biri olarak kabul edilir.

Malcolm X, sadece siyah Amerikalılar için değil, tüm ezilen halklar için bir direniş sembolü haline geldi. Mücadelesi ve fikirleri, bugün bile özgürlük ve adalet arayışında olan milyonlarca insanı etkilemeye devam ediyor.

Kaynak: Haber Merkezi