Biri yeni, diğeri eski, iki lider buluşuyor, Recep Tayyip Erdoğan’la İYİ Parti’nin kurucu eski genel başkanı Meral Akşener bir araya geliyor.
Görüşme sonunda her iki taraftan da resmi hiçbir açıklama yapılmıyor.
Ama sen misin açıklama yapmayan… Meydanı boş bulan atıp tutuyor.
Yok oğluna elçilik, kendisine başkan yardımcılığı istemiş falan…
Bütün bunların temelinde, günümüzde liderlerin bir araya gelmemesi gerçeği yatıyor.
Eskiden liderler, sık sık buluşur, TV ekranlarında açık oturumlara katılır, halvet olurlardı. Şimdi nerede?
Erdoğan-Akşener buluşması, sanki şeytanın bacağını kırmış gibi bir şey oldu.
Şaşırtıcı.
Sürpriz içeren bir buluşma. Erdoğan’ın talebiyle gerçekleşmiş. Tek bilinen bu. Ha, bir de Akşener’in, buluşma ile ilgili olarak kurduğu partinin yeni Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nu bilgilendirmesi.
Dileriz şeytanın bacağı kırık kalır, bu tür buluşmalar daha sık gerçekleşir. O zaman görülecektir ki, dedikodu üretmek isteyenler, kendilerinde cesaret bulamayacak, saçma sapan senaryolar yazmayacak.
Böyle bir değişimin sürekli olması, ülke insanını da rahatlatır. Bu bir gerçek.
Mayıs sülüğü deyip geçmeyin
Eskiden çoktu. Şimdi sokakta satanı pek görmüyoruz. Ellerinde şişeler, “Mayıs sülüğü” diye seslenirdi bu satıcılar.
Ve alınırdı bu sülükler, bilgisizce uygulanırdı.
Çoğu yaraların, irinlerin, varislerin tedavisi için kullanılırdı.
Pek çoğu da faydasını görmezdi.
Bugün modern tıp, sülük tedavisine; usulüne uygun uygulanması kaydıyla sıcak bakıyor. Tıbbi adı “Hirudoterapi”. Sülük, sanıldığı gibi kanı emmiyor, ürettiği enzimleri vererek bir nevi anestezi etkisi yapıyor. 35’er dakikalık bu seanslarda sülük, o noktadan ayrılmıyor. Ağrı giderici, dolaşımı düzenleyici, varis, kulak çınlaması, baş ağrısı ve yüz felci gibi pek çok rahatsızlıkta; eğer doğru uygulanırsa olumlu sonuç veriyor.
35 dakika sonra sülüğün, bırakmaması halinde müdahale edilmesi gerekiyor.
Yani tıbbi sülük, evde tek başına gelişigüzel kullanılacak bir şey değil. Mutlaka uzmanın yönetmesi gerekiyor.
İlkel görüntüsüne rağmen İbni Sina’dan bu yana güvenle kullanılan bir yöntem. Adı Mayıs sülüğü. Mayıs ayında toplandığı için bu ad verilmiş ama her zaman kullanılabiliyor.
Sahiller halkın olmalı ama…
Yaz geldi, okullar kapanıyor. Vatandaş, deniz kenarına akın etmeye hazırlanıyor. Sahiller ana baba gününe dönecek.
Sahilleri sahiplenenler, vatandaştan para koparmak isteyecek. Bu arada bazı belediyeler, sahiplenerek vatandaşın yararlanmasına sunacak, karşılığında para istemeyecek.
Bu hengame, kafaları karıştıracak.
Sahillerin sahiplenilmesi konusu, en çok tesislerde görülüyor. Onların haklı yönleri var. Ama haksız oldukları konu, vatandaşa geçiş izni tanımaması. Sıfır sahil açık tutulmak kaydıyla yasaların da öngördüğü tablo oluşturulmuş olur. Ama tam anlamıyla umutlu olmak mümkün değil. Yine pandomima kopacak gibi görünüyor.
İBRAHİM ORMANCI
Bir kedim bile var ama o da nankör çıktı anasını satayım!
***
Gayri dayanamam ben bu hasrete. İnternetimde bir sorun var giremiyorum hacım!
***
Değersiz insanlar için ''Ne antika insan'' demeyin sakın. Antika olsalardı değerleri olmaz mıydı hiç!
***
Bu dünyada acıdır. İnsanlar ancak PARA için kendilerini PARALAYIP duruyor!