Türkiye’nin okullarında teknoloji rüzgârı esse de dersliklerde cep telefonları ve akıllı saatler geri planda kalacak. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni düzenlemesine göre, dersin akışını bölecek her türlü cihaz sınıf kapısından içeri alınmayacak. Velilerse “İlkokulda akıllı saat serbest mi, ortaokul ve lisede akıllı saatle derse girilir mi?” sorularına yanıt aramaya başladı.
Okullarda Akıllı Saat Kullanımı Yasaklandı Mı?
Akıllı saatlerin sahip olduğu iletişim özellikleri çeşitli farklılıklar gösteriyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın son genelgesinde, telefon işlevi barındıran, çağrı gönderip alabilen akıllı saatlerin okullarda taşınmasının ve derse girişinin “yasaklandığı” bildirildi. Bununla birlikte, yalnızca temel saat fonksiyonlarına sahip modellerin, okul yönetimi ve öğretmen inisiyatifiyle “izin verilebileceği” kaydedildi.
İlkokulda Akıllı Saatlere İzin Var Mı?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin imzasıyla yayınlanan genelgede, “Okul içinde ders akışını aksatacak her türlü cep telefonu ve benzeri cihazın kullanımı yasaklanacaktır” uyarısı yer aldı. Bu kapsamda; çağrı, mesaj ve sosyal medya uygulamalarını destekleyen akıllı saatlerin ilkokul binalarında bulundurulmasının “engelleneceği” vurgulandı. Ancak, temel saat fonksiyonlarının kullanımı öğrencilerin zaman yönetimini kolaylaştırmak amacıyla “teşvik edilebileceği” ifade edildi.
Akıllı Saatle Derse Girilebiliyor Mu?
Öğrencilerin derse akıllı saatle katılımı konusunda nihai kararın, “her okulun yönetim kurulu ve ilgili öğretmenin takdirine” bırakıldığı aktarıldı. Özellikle veli taleplerine bağlı olarak sınıf bazında farklı uygulamaların hayata geçirilebileceği belirtildi. Resmi bir düzeyde, ilkokul ve ortaokulda akıllı saat yasağına dair kesin bir düzenlemenin “henüz yayımlanmadığı” kaydedildi.
Akıllı Saat Nedir, Nasıl Çalışır?
Klasik saat tasarımı ile ileri teknoloji entegrasyonundan doğan akıllı saatlerin; çağrı alma, çağrı yapma, mesaj gönderme ve diğer akıllı cihazlarla senkronizasyon imkânı sunduğu hatırlatıldı. Bu fonksiyon setinin, öğrenci ve veli tercihlerinde “öncelikli kriter” haline geldiği belirtilirken, eğitim kurumlarının dijital güvenlik ve dikkat dağınıklığı konusundaki politikalarıyla “çeliştiği” ifade edildi.