Vatandaşlar eve çağırdıkları tamircinin tamir yapmadan sadece arızayı ve tamir ücretini söylemek için bile 700-800 TL para istediğini bu nedenle tamirci çağırmak yerine internetten izleyerek kendileri tamir etmeye çalıştığını kaydetti. Ekonomist Ayhan Bülent Toptaş, “Tamir setlerine ve takım anahtarların talep arttı. Vatandaş işçilik masrafı vermesin diye kendi tamir etmeye çalışıyor, işçilik masrafını arızalı parçayı satın almakta kullanıyor” dedi.
Parasızlık vatandaşa yetenek kazandırdı
İzmir’de vatandaşlar bozulan eşyalar veya tesisat için usta çağırmak yerine işçilik parasını malzemeye harcayıp internetten öğrendiği bilgilerle kendi tamirini kendi yapmaya başladı.
Son dönemde İzmir’de elektrik, su tesisatı ve duvar tamiri gibi küçük tamirat işlerinde bile ustaların talep ettiği ücretler, vatandaşların ceplerini yakmaya başladı. Tamiri yaptırmasanız bile bir ustanın evinize gelip sorunun ne olduğunu söylemesi 700-800 TL’den başlıyor. Tamir ücreti ise binlerce liradan başlıyor. Asgari ücretle geçinmek zorunda kalıp evinin kirasını bile ödeyemeyen vatandaş ise çözümü internette buldu. İnternetteki videoları izleyip arızalanan ürününü tamir etmeye başlayan vatandaş, servis çağırma ücretini de alacağı yedek parçaya harcıyor. Bugüne kadar hiç el aleti kullanmayanlar bil ekonomik şartlar nedeniyle adeta birer usta oldu.
Ekonomist Ayhan Bülent Toptaş, el aleti ve tamir kitlerinin satışında artış yaşandığına dikkat çekerek bunun vatandaşın kendi sorununa kendi çözümünü ürettiğinin bir göstergesi olabileceğini vurguladı. Sorun tespiti ve küçük müdahaleler için dahi alınan yüksek ücretlerin birçok kişiyi “usta” olmaya zorladığını aktaran Toptaş, “İnsanlar artık tamirat ihtiyaçlarını internet videoları izleyerek veya çevrim içi forumlardan destek alarak kendileri çözmeye çalışıyor. Ustaya başvurmak artık son çare olarak görülüyor” dedi. Kendinden örnek veren Toptaş, “Geçtiğimiz günlerde evimdekiandroid TV açılmadı. TV’yi üreten firmanın teknik servisini aradım. Sadece servis ücretinin 800 TL olduğunu belirttiler. Kabul ettim. Eve geldiklerinde TV’nin elektrik fişinin prize iyi oturmaması nedeniyle açılmadığını tespit ettiler. Fişi yuvasına oturttular, sonra da benden 800 TL alıp gittiler” ifadelerini kullandı
‘Beceriler gelişiyor’
Yaşadığı bu deneyimin kendisine ağır geldiğini aktaran Toptaş, “Geçen hafta eski TÜİK Başkanı Birol Aydemir de bir TV programında evdeki basit bir tamir işi için tamirciye 500 TL ödediğini belirterek bu tutarın kendisine çok geldiğini belirtmişti. Pandemiden sonra yükselen enflasyon aşağıya çekilirken hizmet sektöründeki enflasyonun daha yapışkan ve inatçı olduğu görüldü. Bu sorun hala devam ediyor. Turizm, restoranlar, kafeler, sağlık hizmetleri, eğitim ve teknik hizmetlerde ölçü bir nevi kaçmış durumda. Teknik servis ücretleri de hizmetler sektöründe kontrol altına alınamayan enflasyonun bir parçasını oluşturuyor. Fiyatları yukarı iten bir başka neden de Türkiye de ara teknik eleman sıkıntısı yaşanması. Basit teknik sorunları çözebilecek eleman bile bulunamaması servis fiyatlarını yukarı çekiyor. Bir diğer neden de Türkiye’de enflasyonun hala çok yüksek olması. Bu, tüketicinin fiyat algısını bozuyor ve kendisinden ödemesi istenen fiyatın uygunluğu konusunda kafasını karıştırıyor. Bu sorunlar karşısında ben de dahil olmak üzere bir kısım vatandaşın küçük tamiratlar konusunda becerilerini geliştirmeye çalışmaları normal hale geliyor” şeklinde konuştu.
Yevmiyeyi geçti
Bornova’da yaşayan Murat Karakuş, ustaların sadece sorun tespiti için bile yüksek ücretler istediğini fakat buna karşın vatandaşıngünlük asgari ücret tutarı olan 736,80 kuruşun sadece sorun tespiti için istenen ücretlerden düşük kaldığını kaydetti. Evindeki priz arızası için çağırdığı elektrik ustasının yalnızca kontrol için 800 TL istediğini belirten Karakuş, “Sorunun nerede olduğunu öğrenmek istedim. Usta elindeki ölçüm cihazıyla birkaç dakika inceledi ve hemen ücretini istedi. Üstelik tamir için ek ücret talep etti. Bu kadar basit bir işlem için bu kadar yüksek ücret alınması akıl almaz” ifadelerini kullandı. Arkadaşının da benzer bir durum yaşadığını aktaran Karakuş, “Banyosundaki musluğun damlatmasını çözmek için çağırdığı usta 1200 TL talep etmiş. Usta eve gittiğinde eski musluk başlığını değiştirip 5 dakikada işini bitirmiş. Daha sonra arkadaşımda yaşadığı sorunu internette araştırdık ve çözümünün çok kolay olduğunu gördük. Keşke daha önce bunu yapsaydım, boşuna para ödemeseydim diye bana dert yandı” dedi.
İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği İzmir Şube Başkanı Nesibe Gençer: Derneğimize gelen şikayetler daha çok İşsizlik, pahalılık, vergi de, hukuk ta adaletsizlik.... İşsizlik hat safhada,işinin ehli, sanaatını seven, yetişmiş "uzman, zanaatkar usta, teknik eleman" sıkıntısı da hat safhada. Özellikle Meslek liselerine rağbet yok, dolayısıyla yetişecek yeni kuşak ustanın var olması da, bu gidişatla sıkıntılı. Meslek liselerini cazip hale gelmemesi, uygulanan Eğitim Politikası yüzünden olmaktadır. "Mesem Projesi" yeni yetişecek, usta olacak gençlerin önünü açmamakta, daha çok "Ucuz işgücü" olmalarını sağlamaktadır. Bu haliyle de yoğun emek, bilgi, tecrübe isteyen bu işkollarında , ödenecek işçilik ücreti "Arz - Talep" kanunu gereği , ister istemez haklı olarak bizlere de çok fazla gelmektedir. iyicene düşen maaşlarımız sayesinde, yerlerde sürünen alım gücümüz ile birlikte, artık ev kadını kendi evinde fayans ustası,musluk tamircisi olmaktadır. Usta piyasasında da işin okulunu okumayanlar, ehli olmayanlar için de geçim kapısı olmaktadır.
Aynı zamanda Su Tesisatçısı da olan İşsizlik ve Pahalılıkla Savaş Derneği Yöneticilerinden Adnan Gürcan Dalıcı ise, "İyicene yükselen enflasyon, iğneden ipliğe kadar gelen zamlardan dolayı, sizlerin de belirttiğiniz gibi "Günlük Asgari ücretin 736 lira" olması kime ? Neye, nereye yetebilir... Yapılacak en önemli konu enflasyonun önlenmesi, maaşlarımızın da, insanca yaşamak seviyesinde olmasıdır. Eğer bu halde olabilseydik, evinde tıkanan Kanalizasyonunu, kendi açmaya çalışan sonrasında da kendini sakatlayan , hiç bir bilgisi olmadan elektrik duyu 'nu değiştirirken Elektriğe çarpılan kişilerin haberlerini duymazdık" dedi.