Son dönemin dikkat çeken projelerinden biri olan Kızıl Goncalar dizisinin senaristi Şükrü Necati Şahin, dizisinin ilham kaynağına dair yaptığı açıklamalarla gündeme bomba gibi düştü. Peki Kızıl Goncalar gerçek bir hikaye mi? İşte detaylar!
Kızıl Goncalar gerçek bir hikaye mi?
Son iki sezonun en dikkat çeken yapımlarından Kızıl Goncalar, Altın Kelebek Ödülleri’nin 50. yılında büyük bir başarıya imza attı. Dizi, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Yönetmen ve En İyi Senarist ödüllerini kazanarak geceye damgasını vurdu.
Cüneyd karakterine hayat veren Mert Yazıcıoğlu, En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanarak performansıyla büyük takdir topladı. Dizinin yönetmeni Ömür Atay, En İyi Yönetmen ödülüne layık görülürken, senarist Şükrü Necati Şahin, En İyi Senarist ödülünü kazandı.
Ödül töreni sırasında, Şükrü Necati Şahin'in konuşması dikkat çekti. Kendi çocukluğundan ve hayat hikayesinden bahseden Şahin, annesinin dini gerekçelerle okula gönderilmediğini belirterek ödülünü annesine ve okula gönderilmeyen tüm kız çocuklarına ithaf etti.
Şahin’in konuşması şu şekildeydi:
"Ben dini gerekçelerle ilkokula gönderilmeyen bir kadının oğluyum. Şanslıydım, annem de şanslıydı çünkü babam annemi çok sevdi ve saydı. Aile huzurumuz babamın kararına bağlıydı. Bu ülkeyi ve dünyayı kadınların değiştireceğine inanmadım. Ve bu ödülü rahmetli annem başta olmak üzere ama daha da çok onun kadar şanslı olamayan bu ülkenin Kızıl Goncalar'ına ithaf ediyorum."
Şükrü Necati Şahin’in sözleri, dizinin senaryosuyla da örtüşen bir temaya sahip.