Son yıllarda enflasyonun kontrolden çıktığı sektörlerden biri, eğlence ve kültür sanat alanı oldu. Türkiye’de son dört yılda, kültür ve eğlence fiyatları tam yüzde 295 zamlanarak, adeta cebimizi boşalttı. 2020 yılında 162 puan olan Türkiye’nin kültür ve eğlence endeksi tırmanışa geçerek 2024’e gelindiğinde 640’a yükseldi. Bu oranlar fiyatların yüzde 295 arttığını gözler önüne serdi. Diğer bir deyişle Türkiye’de kültür ve eğlence fiyatları 4 kat arttı. 2020'de sinema bileti ortalama 17 lirayken, bugün 310 liraya çıkan fiyatlardaki artış ve alım gücünün düşmesi sinemaya gitmeyi artık lüks haline getirdi. Boxoffice Türkiye'den alınan verilere göre, 2019'da yaklaşık 59,6 milyon kişi sinemada film izlerken, bu sayı 2020'de 17,4 milyona, 2021'de ise 12,5 milyon seyirciye gerilemişti. 2022'de ise 36,2 milyon seyirciye ulaşılmıştı. 2023 yılında rakamlar ise 2022'nin bile gerisinde kalarak 31 milyon 542 bin 707 seyircide kalmıştı. Bunun en büyük nedeni ise yüksek bilet fiyatları.

‘En az 1800 lira’

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, kültür harcamaları 2023’te 276 milyar 338 milyon 253 bin TL oldu. Kültür harcamalarının, gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2023 yılında yüzde 1 olarak gerçekleşti. Hane halklarının 2023 yılında gerçekleştirdiği kültür harcamalarının içinde ilk üç sırada yüzde 22 ile veri işlem ekipmanları, yüzde 21 ile televizyon ve ekipmanı, yüzde 15 ile kitaplar yer aldı. Sinema, tiyatro ve konser harcamalarının payı ise yüzde 4,5’ta kaldı. 4 kişilik ailenin sinema bileti, patlamış mısır ve içecek harcaması 1800 TL’yi aşıyor. Bilet fiyatları 245 TL’den başlıyor, 450 TL’ye kadar çıkıyor. Sinema salonuna giderken taze mısır kokusuna karşı koyamazsanız tek kişi için en az 210 TL daha ödemeniz gerekiyor. Zira bir içecek ve patlamış mısırdan oluşan menüler 210 TL’den başlıyor. Bu hesaplamayı 2 çocuk/öğrenci ve 2 yetişkinin yer aldığı 4 kişilik bir aile için en düşük fiyatları baz alarak yaparsak toplam bütçe 1800 TL’yi aşıyor.

‘Dijital’de de aynı 

Sinemaya gitmek yerine evde dizi ve film içeriklerini dijital dünya üstünden takip etmek, her an her yerde erişilebilir olmasından dolayı çok fazla tercih ediliyor. Netflix, Amazon Prime Video, Exxen, Disney +, BluTV, GAİN gibi platformlar çok sayıda kişi tarafından tercih ediliyor. Her bir platform farklı içeriklerle abone kapma yarışına girerken, gelişen altyapıları, artan yatırımları ve özel içerikleriyle büyümeye devam ediyor. Ama vatandaşın bu platformların içeriğine erişebilmeleri öyle ucuz değil. Tek bir platforma üye olmak için yılda en az 1800 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor. Sekiz tane dijital platformun toplam senelik abonelik bedeli ise 13 bin lirayı aşıyor. Özellikle 2024 yılıyla birlikte bu platformların fiyat listelerinde büyük zamlar oldu. 

Osman Sirkeci-1

‘Kültür, lüks olmamalı’

Kültürel içeriklere erişimde yaşanan ekonomik sınırlamalara dikkat çeken Sokak Ekonomisti Dr. Osman Sirkeci, “Tiyatro, sinema ya da dijital platformlar gibi kültürel içeriklere ulaşmak günümüzde hem ekonomik açıdan kolay değil hem de teknolojik altyapı gerektirdiği için birçok kişi için erişilebilir olmaktan uzak. Oysa bu içerikler sadece birer eğlence aracı değil; aynı zamanda izleyicilerine mesajlar ileten, eğitici, düşündürücü ve bireyin vizyonunu geliştiren yönleri olan ürünlerdir. Özellikle çocuklar, gençler ve yetişkinler için umut ve farkındalık aşılayan birçok film, belgesel ve tiyatro eseri bulunuyor. Ancak, bu tür nitelikli içeriklere ulaşmanın maliyeti oldukça yükselmiş durumda. Emekli maaşıyla ya da asgari ücretle geçinmeye çalışan bir bireyin, dört kişilik bir aileyle bu tür etkinliklere katılması neredeyse imkânsız hale geldi. Öte yandan, toplumun her kesimini hedef alan, kolay erişilebilir ancak tüketim odaklı ve bağımlılık yaratan görsel içerikler yaygınlaşıyor. Bu durum, kaliteli kültürel üretimlere ulaşamayan bireylerin, adeta bir 'görsel uyuşturucuya' yönelmesine neden oluyor” ifadelerini kullandı.

‘Yeni dönem açılabilir’

Ülkede 19 Mart’tan itibaren yaşanan olaylara değinen sokak ekonomisti Dr. Osman Sirkeci, “Yaşanan olaylarda da gördüğümüz gibi kendi yönlerini sanatta, sinemada gören yüz binlerce insan pahalılık duvarını da aşarak insancıl kültüre ulaşıyor. Bilet fiyatlarındaki yüksek enflasyon bir yana, belki de yeni kültürlerin, sinemaların, pikaçuların yeniden sahneye farklı boyutlarıyla geleceği yeni bir dönemin kapıları aralanmış olabilir. Sinemadan ve kültürden vatandaşlarımız feragat etmesin, şartlarını zorlasın” diye konuştu.

Kaynak: Filiz Erol