Dün üniversite diploması iptal edilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, basın danışmanı Murat Ongun, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık ve İmamoğlu'nun kampanya direktörü Necati Özkan'ın da aralarında bulunduğu 100 isim hakkında gözaltı kararı verildi.

Sabah saatlerinde düzenlenen operasyon sonrasında Ekrem İmamoğlu "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan gözaltı alındı. İmamoğlu'nun gözaltına alınması sonrasında siyasi isimlerden tepkiler art arda gelirken Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'tan konuya ilişkin ilk açıklama geldi.

Bakan Tunç:

"Terör suçları bürosu tarafından yürütülen soruşturmada İBB Başkanı'nın da aralarında olduğu 7 kişi hakkında gözaltı kararı bulunmaktadır. Başlatılan diğer soruşturma ise örgütlü suçlar bürosunca yürütülmektedir. Bu kapsamda da İBB Başkanı'nın da aralarında olduğu 100 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmiştir. Şüphelilerin rüşvet, ihaleye fesat, nitelikli dolandırıcılık, kişisel verileri ele geçirme suçlarını işedikleri iddiası bulunmaktadır. 

Başsavcılığın açıklamasından da anlaşılacağı üzere, MASAK raporları, vergi uzmanı incelemeleri, tanık beyanları ve diğer delillerin mevcut olduğu belirtilmektedir. 

Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Anayasamızın 9. Maddesi açıktır. Hukukun üstünlüğü esastır. Kanunlar karşısında herkes eşittir. Hiç kimseye ayrıcalık tanınamaz. Mahkemeler bağımsızdır. Hiçbir organ, makam, mercii veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasına mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, tavsiyede bulunamaz. Soruşturma evresi gizlidir. Bu gizlilik hem adaletin sağlıklı işlemesi hem de hak ihlallerinin önlenmesi bakımından önemlidir.

Soruşturmalarla ilgili olarak dosya içeriğine, iddia ve delillere vakıf olmadan değerlendirmelerde bulunmak doğru değildir. Darbe gibi ithamlarla nitelendirmek yanlıştır. Sokak çağrısı yaparak söylemlerde bulunmak kabul edilemez. Hukuk devletinde suç işlendiğine dair bir iddia varsa savunmanın yapılacağı yer sokaklar değil, yargı makamlarıdır. Suç işlendiğine dair delil varsa soruşturma yetkili yargı makamlarınca yapılır. Yargının başlattığı soruşturma ve davaları sayın Cumhurbaşkanımız ile ilişkilendirmek hadsizliktir. 

Soruşturma içeriğiyle ilgili bilgi olmadan lehte ya da aleyhte peşin hükme varmak doğru değildir. Masumiyet karinesi esastır. Türk yargısına güvenmemiz gerekir. Hak arama yolları sonuna kadar açıktır. Verilecek kararı saygıyla karşılamak hepimizin ortak sorumluluğudur."

Kaynak: Haber Global