Geçmişin izleri günümüzde yeniden hayat buluyor. İşte dünya genelinde yapılmış en dikkat çekici 15 arkeolojik keşif:

1. Türkiye’de 2000 Yıllık Roma Mozaiği

Fırat Nehri-1

Fırat Nehri kıyısında bulunan Roma mozaiği, 2000 yıllık geçmişiyle bölgenin tarihine ışık tutuyor. Bu antik eser, işçiliğiyle göz kamaştırıyor.

2. Antakya’nın Depreme Dayanıklı Mozaiği

22-6

Antakya’da ortaya çıkarılan Roma mozaiği, deprem etkilerine rağmen zarif desenlerini koruyarak hayranlık uyandırıyor. Mühendislik ve sanatın buluştuğu bu eser, bilim insanlarını büyülüyor.

3. Kanada’da Korunmuş Dinozor Fosili

33-1

Kanada’da 2011 yılında bir maden işçisi tarafından keşfedilen nodozor fosili, neredeyse kusursuz bir şekilde korunmuş. Derisi, zırhı ve iç organlarıyla, bilim insanları bu fosili şimdiye kadarki en iyi korunmuş dinozor olarak değerlendiriyor.

4. İtalya’da Roma Mozaiği ve Üzüm Bağı

44

İtalya’da bir üzüm bağının altında ortaya çıkarılan Roma mozaiği, antik dönemin sanatsal dehasını gözler önüne seriyor. Mozaik, dikkat çeken detaylarıyla öne çıkıyor.

5. Londra’da Yarım Yüzyılın En Büyük Mozaiği

55-2

2022 yılında Southwark Caddesi’nde yapılan kazılar, Londra’nın son 50 yıldaki en büyük Roma mozaiğini ortaya çıkardı. Bu eser, antik Roma kültürünün Londra’daki izlerini yeniden gün yüzüne çıkardı.

6. Antikythera Mekanizması: Tarihin İlk Analog Bilgisayarı

66-1

1901 yılında Yunanistan kıyılarında, 2.000 yıllık bir gemi enkazında keşfedilen Antikythera Mekanizması, tarihin ilk analog bilgisayarı olarak kabul ediliyor. Bu mekanizma, astronomik olayları ve tutulmaları tahmin edebilmesiyle bilim insanlarını büyülüyor.

7. İsveç'in Vasa Gemisi

77

1628 yılında ilk yolculuğuna çıktıktan kısa bir süre sonra batan İsveç savaş gemisi Vasa, 333 yıl boyunca deniz tabanında kaldıktan sonra neredeyse tamamen sağlam şekilde çıkarıldı. Bugün dünyanın en iyi korunmuş 17. yüzyıl gemisi olarak sergileniyor.

8. Dünyanın En Eski Şarap Şişesi

88

MS 4. yüzyıla tarihlenen Speyer şarap şişesi, dünyanın en eski açılmamış şarap şişesi olarak kabul ediliyor. Almanya’da, 1867 yılında bir Roma mezarının kazısında keşfedilen bu şişe, tarihçilerin dikkatini çekmeye devam ediyor.

9. Dionysos Heykeli: Türkiye'nin Aizanoi Antik Kenti

99-1

2021 yılında Türkiye’nin Kütahya ilindeki Aizanoi antik kentinde yapılan kazılarda, şarap tanrısı Dionysos’un heykelinin başı bulundu. Bu bulgu, bölgenin antik dönemdeki dini ve kültürel yaşamına ışık tutuyor.

10. Hayatın Tadını Çıkarmayı Tavsiye Eden Mozaik

10-21

Türkiye’deki Hatay ilinde, 2.400 yıllık bir iskelet mozaiği bulundu. Mozaiğin üzerindeki yazı, “Mutlu ol, hayatının tadını çıkar” diyerek adeta geçmişten bir yaşam mesajı gönderiyor.

11. Pompeii’de Sokak Yemeği Dükkanı

11-15

2020 yılında Pompeii’de yapılan kazılarda, antik dönemde sokak yemeği sunan bir yiyecek ve içecek dükkanı keşfedildi. Fresklerle süslenmiş bu tezgah, Roma İmparatorluğu’ndaki günlük yaşamın bir parçasını gözler önüne seriyor.

12. Dünyanın En Eski Deri Ayakkabısı

12-12

2008 yılında Ermenistan’daki Areni-1 mağarasında, yaklaşık 5.500 yıllık olduğu belirlenen dünyanın en eski deri ayakkabısı bulundu. Bu ayakkabı, geçmişteki insan yaşamına dair ilginç ipuçları veriyor.

13. Hırvatistan’da Roma Mozaiği Koleksiyonu

13-7

2022 yılında Hırvatistan’ın Hvar adasındaki Stari Grad kasabasında, olağanüstü bir Roma mozaik koleksiyonu ortaya çıkarıldı. Mozaiklerin detayları, antik Roma dönemi sanatı hakkında önemli bilgiler sunuyor.

14. Göbekli Tepe: İnsanlık Tarihini Değiştiren Keşif

14-4

Stonehenge’den 6.000 yıl daha eski olan Göbekli Tepe, 1963 yılında Türkiye’de keşfedildi. Bu antik yapı, dünyanın bilinen en eski tapınak komplekslerinden biri olarak kabul ediliyor ve erken medeniyetlere dair bilgileri yeniden şekillendiriyor.

15. Pompeii’nin Karbonize Somunları

15-5

MS 79 yılında Vezüv Yanardağı’nın patlamasıyla kül altında kalan Pompeii ve Herculaneum şehirlerinde karbonize olmuş ekmek somunları bulundu. Bu keşif, antik dönemdeki beslenme alışkanlıklarını anlamak için eşsiz bir kaynak sunuyor.

Bu bulgular, geçmişi daha yakından tanımamıza ve tarihsel bilgi dağarcığımızı genişletmemize yardımcı oluyor. Her biri, insanlığın inanılmaz hikayesine katkı sağlıyor.

Kaynak: Haber Merkezi