Samsun’un Atakum ilçesinde yaşanan acı olay, hem eğitim camiasını hem de kamuoyunu derin bir yasa boğdu. Sakarya İlkokulu’nda Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) öğretmeni olarak görev yapan 34 yaşındaki Tuba Bahar Günaydın, hayatının baharında yaşama veda etti. Genç öğretmenin ölümüne ilişkin ortaya çıkan detaylar ise bir o kadar sarsıcı ve düşündürücü.
Kimdir Tuba Bahar Günaydın?
Tuba Bahar Günaydın, Malatya doğumlu ve kökenli bir eğitim neferiydi. 2023 yılında yaşanan büyük deprem felaketinin ardından Malatya’dan Samsun’a tayinle gelmişti. Samsun’un Atakum ilçesinde bulunan Sakarya İlkokulu’nda rehber öğretmen olarak görev yapan Günaydın, mesleğine ve öğrencilerine olan bağlılığıyla biliniyordu. Aynı zamanda Samsun Eğitim Gücü Sen’in de aktif bir üyesiydi.
Tuba Bahar Günaydın’ın meslek hayatı boyunca öğrencilerine sadece akademik değil, duygusal anlamda da destek vermeye çalıştığı, sevgiyle yaklaştığı ve çevresinde sevilen bir eğitimci olduğu ifade ediliyor.
Genç öğretmen Tuba Bahar Günaydın, 34 yaşındaydı. Henüz hayatının baharındayken yaşama veda eden Günaydın’ın ani ve trajik ölümü, sadece ailesini değil, öğrencilerini ve meslektaşlarını da derinden sarstı.
Neden öldü? Olayın perde arkası
İlk etapta intihar gibi yansıtılmaya çalışılan olayın perde arkası kısa sürede gün yüzüne çıktı. 9 Nisan 2025 sabahı saat 03.30 sularında, Atakum ilçesi Esenevler Mahallesi’ndeki evinde yaşanan bir tartışma sonucu, Tuba Bahar Günaydın hayatını kaybetti. Tartışma, Günaydın ile 59 yaşındaki annesi Sultan Günaydın arasında çıktı. İddiaya göre banyoda yaşanan tartışma kavgaya dönüştü ve Sultan Günaydın, kızının boğazını sıkarak boynunu kırdı. Ardından ise kızının bileğini keserek durumu intihar gibi göstermeye çalıştı.
Anne Sultan Günaydın, olay sonrası 112 Acil Çağrı Merkezi'ni arayarak kızının intihar ettiğini bildirdi. Ancak olay yerine gelen polis ve sağlık ekiplerinin yaptığı ilk incelemede durumun intihar olmadığı, cinayet olduğu ortaya çıktı. Yapılan otopsi raporu, boğularak ve boynu kırılarak öldürüldüğünü doğruladı. Olay sonrası gözaltına alınan Sultan Günaydın, ilk ifadesinde kızının kendisine saldırdığını ve paniğe kapılarak böyle bir eylemde bulunduğunu iddia etti.
Camiada büyük yas
Tuba Bahar Günaydın’ın vefatı, sadece ailesini değil, görev yaptığı okul camiasını, meslektaşlarını ve öğrencilerini de derin bir üzüntüye boğdu. Samsun Eğitim Gücü Sen tarafından yapılan açıklamada, “Değerli üyemiz Tuba Bahar Günaydın’ın vefatını büyük bir üzüntüyle öğrendik. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine, meslektaşlarımıza ve öğrencilerine başsağlığı diliyoruz. Camiamızın başı sağ olsun” denildi.
Bu trajik olay, aile içi ilişkilerde sağlıklı iletişimin ve ruh sağlığının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gündeme getirdi. Psikolojik destek sunan bir meslek mensubu olan bir bireyin, kendi hayatında şiddet mağduru olması, toplumsal açıdan da sorgulanması gereken pek çok başlığı beraberinde getiriyor.
Tuba Bahar Günaydın’ın hayatı, öğrencilerine adanmışlıkla dolu bir öyküydü. Ancak ardında acı, soru işaretleri ve büyük bir sessizlik bırakarak son buldu. Şiddetin hiçbir türünün meşru görülmediği bir toplum inşa edebilmek adına bu olayın yalnızca bir adli vaka değil, aynı zamanda sosyal bir uyarı işlevi görmesi umuluyor.
