Kuzey Kıbrıs’ta sahnede hayatını kaybeden sanatçı Volkan Konak’ın son anlarına tanıklık eden Prof. Dr. Celalettin Kocatürk, yaşananları ilk kez anlattı. Konak’a ilk müdahaleyi gerçekleştiren Kocatürk, sahneye çıktığında sanatçının bilincinin kapalı olduğunu, solunum ve nabzının olmadığını belirtti. Tüm çabalara rağmen kurtarılamayan Konak için, olay yerinde herhangi bir tıbbi ihmalin söz konusu olmadığını vurguladı.
Ünlü Sanatçı Volkan Konak Son Yolculuğuna Uğurlandı
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) sahne aldığı sırada fenalaşarak yere yığılan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden ünlü sanatçı Volkan Konak, sevenlerinin gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlandı. 58 yaşında yaşamını yitiren Konak’ın ani vefatı sanat camiasını ve hayranlarını yasa boğdu.
Müdahaleyi Yapan Doktor O Anları Anlattı
O gece Volkan Konak’a ilk müdahaleyi yapan Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Celalettin Kocatürk, tv100 kanalının canlı yayınında o anlara dair detayları paylaştı. Kocatürk, “Öncelikle tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum. Hepimiz derin bir üzüntü içindeyiz” ifadelerini kullandı.
Bayram tatili için aynı otelde bulunduğunu belirten Kocatürk, sahnede yaşanan hareketliliğin ilk başta sıradan bir durum olduğunu düşündüğünü aktararak, “Sahnede bazen dinleyiciler sanatçıya yaklaşmak ister, fotoğraf çektirmek ister. İlk başta öyle sandım. Ancak hemen ardından ‘Doktor var mı?’ anonsu yapıldı, ben de sahneye koştum” dedi.
"Nabız Yoktu, Nefes Almıyordu"
Olay yerine ulaştığında Volkan Konak’ın yan çevrilmiş durumda olduğunu dile getiren Kocatürk, “Bir miktar kusma olmuştu, bu yüzden aspirasyonu önlemek amacıyla yan yatırılmıştı. Bu doğru bir ilk müdahaledir. Ancak o ana kadar bir yaşam bulgusu olup olmadığına bakılmamıştı. Nefes alıp almadığını kontrol ettim, almıyordu. Nabzı da yoktu” açıklamasında bulundu.
Ağzındaki maddeleri temizlediğini belirten Kocatürk, sahnede bulunanların epilepsi nöbetinden şüphelendiğini fakat böyle bir bulguya rastlamadığını da sözlerine ekledi. Konak’ın yakın çevresinin de sanatçının bu yönde bir sağlık öyküsünün olmadığını aktardığını ifade etti.
"Aralıksız Kalp Masajı Yaptım"
Kocatürk, kalp masajına derhal başladıklarını belirterek, “Ben hemen ağızdan ağıza solunum ve kalp masajı uygulamaya başladım. Aralarda kontroller yaptık, fakat hiç durmadık. Amacımız beynin oksijensiz kalmasını engellemekti. Ambulans gelene kadar dört doktor birlikte müdahale ettik. O sırada otelin sağlık görevlisi de bize destek verdi” dedi.
"Damar Yolunu Açıp Entübe Ettik"
Ambulansın gelmesiyle birlikte müdahaleye devam ettiklerini anlatan Kocatürk, “Damar yolunu açtık, kalbin çalışmasına yardımcı olabilecek adrenalin gibi ilaçlar uyguladık. Daha sonra entübasyon gerçekleştirdik. Bu, havanın doğrudan akciğere ulaşmasını sağlar. O ana kadar ben manuel solunum yapıyordum” bilgisini paylaştı.
Müdahaleye başladıkları andan ambulansın gelmesine kadar 20-25 dakika geçtiğini söyleyen Kocatürk, bu süre boyunca hiçbir yaşam belirtisi alınamadığını da vurguladı.
"Hiçbir Zaman Umudu Kesmedik"
Kocatürk, ritim bulgusu aramak için her yolu denediklerini aktararak, “Bir akıllı saatten dahi ritim bulgusu aramaya çalıştık ama yine de bir sonuç alamadık. Hastaneye gitmek üzere hazır hale geldiğimizde ben sedyeye çıktım ve kalp masajına devam ettim. Diğer doktorlar da solunum desteği sağladı” şeklinde konuştu.
"Hastaneye Kadar Kalp Masajı Sürdü"
Ambulansa binerken küçük bir kazayla ayağını burktuğunu belirten Kocatürk, buna rağmen kalp masajını bırakmadığını ifade etti. “Ambulansta monitör üzerinden ritim kontrolü yaptık ama yine bulgu yoktu. Hastaneye gidene kadar kalp masajına devam ettik” dedi.
Hastaneye vardıklarında tüm ekipmanın hazır olduğunu belirten Kocatürk, hastane ekibinin müdahaleyi devraldığını ve kendilerine artık gerek olmadığını söylediklerini ifade etti. Yaklaşık yarım saat sonra hastane başhekiminin kendilerine, “Geldiğinizde hiçbir yaşam belirtisi yoktu. Biz de 30 dakika daha destek verdik fakat sonuç alamadık. Başınız sağ olsun” diyerek acı haberi verdiğini aktardı.
"Aile Onayı Olmadan Konuşmak İstemedim"
Konak ailesinden izin almadan bugüne kadar açıklama yapmadığını dile getiren Kocatürk, “Ailenin izni olmadan konuşmak istemedim. Dün eşiyle konuştum, bu bilgileri kamuoyuyla paylaşmamı uygun buldu. O yüzden şimdi konuşuyorum. Herhangi bir yorumda da bulunmadım” diye konuştu.
"Herhangi Bir İhmal Söz Konusu Değil"
Yapılan müdahalede herhangi bir ihmal olmadığının altını çizen Kocatürk, “Ben bu müdahaleyi yaptım diye ortaya çıkmak istemem. Ancak orada bulunan herkesle birlikte en doğru şekilde müdahaleyi yaptık. Bir hekim ihmali ya da tıbbi eksiklik söz konusu değil” ifadelerini kullandı.