Birçok efsanevi kişilik tarihe damgasını vurmuş olsa da, Akbaba Sultan’ın adı hala günümüzde dilden dile dolaşıyor. Peki, Akbaba Sultan kimdir, hangi dönemde yaşamıştır?

Akbaba Sultan kimdir?

Asıl adı Mehmed olan ve "Ak Mehmed Efendi" olarak da bilinen Akbaba Sultan, Fatih Sultan Mehmed döneminde İstanbul'un fethine katılan önemli bir gazi, mutasavvıf şeyh ve alimdir. Buhara'dan gelen Akbaba Sultan, Hacı Bayram-ı Veli'nin müridi ve halifelerinden Akşemseddin ile birlikte Fatih Sultan Mehmed'e danışmanlık yapmıştır. İstanbul’un fethinden sonra talebeleriyle birlikte bugünkü Akbaba köyüne yerleşmiş ve burada vefat etmiştir. Türbesi, Beykoz'da yer alan Yuşa Tepesi'nden sonra bölgenin en sık ziyaret edilen kutsal mekanlarından biridir. Türbesinin yanında inşa edilen Canfedâ Hatun Camii, bugün hâlâ ibadete açık durumdadır.

Tarihi ve Önemi

Akbaba Sultan, XV. yüzyılda Osmanlı'nın fetih ruhunu temsil eden gazi dervişlerden biri olarak öne çıkar. Hem gerçek hem menkıbevî hayatı, halk arasında anlatılan hikâyelerle zenginleşmiştir. İstanbul'un fethi sonrasında devletin bağışıyla yerleştiği Akbaba köyünde kendi adıyla anılan bir tekke kurmuş, zamanla bu tekke köyün manevi ve kültürel merkezi haline gelmiştir. Özellikle sakin doğası ve temiz havasıyla İstanbul’un önemli mesire alanlarından biri olan köy, halkın hem dinlenme hem de manevi arayışlarına hizmet etmiştir.

Akbaba Tekkesi

Tekkesi, Osmanlı döneminde tam teşekküllü bir tarikat külliyesi olarak faaliyet göstermiştir. İstanbul’daki diğer Bektaşi tekkeleri gibi Akbaba Tekkesi de 1826 yılında Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması sırasında kapatılmış ve Nakşibendi tarikatına devredilmiştir. Bu süreçte, tekkenin ilk yapılarının büyük ölçüde zarar gördüğü ve zamanla yok olduğu düşünülmektedir. Daha sonra 1876-1889 yılları arasında Buharalı Şeyh Abdülhakim Efendi tarafından yeniden inşa edilmiştir. II. Abdülhamid döneminde önemli bir ihya süreci yaşayan tekke, Abdülhakim Efendi’nin oğlu Ahmed Mansur Mükerrem Efendi'nin liderliğinde 1925 yılına kadar faaliyetini sürdürmüştür.

Mimari Özellikleri

Akbaba Tekkesi’nin günümüze ulaşan yapıları, sade ve mütevazı bir görünüme sahiptir. Tekke binası, ufak bir tevhidhane ve iki odalık harem bölümünden oluşmaktadır. Kâgir bir bodrum üzerine inşa edilmiş olan yapı, dışarıdan sıradan bir meskeni andırmaktadır. Harem bölümü günümüzde Canfedâ Hatun Camii’nin imamevi olarak kullanılmakta, tevhidhane ise oldukça harap bir durumda bulunmaktadır.

Akbaba Köyü ve Halk Ziyaretleri

Tarihte, zengin bitki örtüsü ve şifalı sularıyla ünlü Akbaba köyü, İstanbul’un gözde mesire alanlarından biri olarak anılmıştır. Köy, bir yandan eğlence ve dinlenme mekânı olarak öne çıkarken, diğer yandan Akbaba Sultan’ın türbesi sayesinde halkın manevi ihtiyaçlarına da yanıt vermiştir. Günümüzde türbe ve çevresi, İstanbul’un tarihi ve kültürel zenginlikleri arasında yer almaktadır.

Kaynak: HABER MERKEZİ