Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dünya Kadınlar Günü kapsamında “Dünya Kadınlar Gününde Kadın Sağlığını Konuşuyoruz” başlıklı bir program düzenledi. Alanında uzman akademisyenlerin yer aldığı etkinlikte, kadın sağlığına dair önemli başlıklar ele alındı.
Kalp hastalıkları önemli bir risk
Muhiddin Erel Amfisi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, kadınların en büyük sağlık tehditlerinden birinin kalp hastalıkları olduğunu vurguladı. Kadınların özellikle doğurganlık çağında kalp krizi riskini düşük gördüğünü, ancak risk faktörleri arasında yüksek tansiyon, kolesterol, diyabet, obezite ve sigaranın östrojenin koruyucu etkisini tersine çevirdiğini belirtti. Kalp hastalıklarının fark edilmesinin uzun sürebildiğini dile getiren Prof. Dr. Kayıkçıoğlu, kadınların risk faktörlerini tanıyıp düzenli yürüyüş yaparak sağlıklarını koruyabileceklerini ifade etti.
En çok meme kanseri görülüyor
Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Senem Alanyalı, kadınlarda en sık görülen kanser türünün meme kanseri olduğunu belirtti. Meme kanserini akciğer, tiroid, kolorektal ve serviks kanserlerinin takip ettiğini aktaran Prof. Dr. Alanyalı, özellikle meme, serviks ve kolorektal kanserler için düzenli tarama programlarının bulunduğunu vurguladı. Meme kanseri taramalarının 40 yaşında başlaması gerektiğini, serviks kanseri için jinekolojik muayene ve smear testlerinin önem taşıdığını, kolorektal kanser taramalarında ise gaitada gizli kan testi ve kolonoskopi uygulamalarının önerildiğini belirtti.
Otoimmün hastalıklar kadınlarda daha yaygın
İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Figen Yargucu Zihni, otoimmün hastalıkların kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülme nedenlerine değindi. Genetik faktörlerin yanı sıra cinsiyet hormonlarının etkisinin büyük olduğunu ifade eden Dr. Yargucu Zihni, östrojen hormonunun kalp hastalıklarına karşı koruyucu olmasına rağmen otoimmün hastalıkların gelişimini tetikleyebileceğini söyledi. Çevresel faktörlerin de bu hastalıklarda önemli rol oynadığına dikkat çekerek, bağırsak mikrobiyotasındaki farklılıkların kadınların hastalıklara yatkınlığını artırabileceğini dile getirdi.
Kadın sağlıkçılar cam tavana takılıyor
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özen Önen Sertöz, kadınların istihdam oranlarının erkeklere göre daha düşük olduğunu ve en fazla tarım ile sağlık sektörlerinde yer aldıklarını belirtti. Kadınların çoğu zaman çocuk ve yaşlı bakımı gibi rollere yönlendirildiğini dile getiren Prof. Dr. Sertöz, doğum izinleri ve toplumsal beklentilerin kadınların iş hayatındaki varlığını sınırladığını söyledi. Kadınların kariyer yolculuklarında yazılı olmayan kurallar ve engellerle karşılaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Sertöz, eğitim seviyesi yükseldikçe bu engellerin daha da belirgin hale geldiğini vurguladı. Bu sorunun aşılması için devletin iş yerlerinde kreş gibi imkanlar sağlaması ve doğum izninin yalnızca kadınlara değil, erkeklere de verilmesi gerektiğini aktardı.
Çalışma sonuçları sunuldu
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencileri Ayşegül Emre ve Zeynep Hacıkerimli, Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu ile birlikte yürüttükleri Kadın Kalp Sağlığı ve Toplumsal Farkındalık çalışmasının sonuçlarını sundu. Etkinliğin sonunda moderatörlere ve konuşmacılara “Teşekkür Belgesi” takdim edildi.