Obezite, günümüzde hızla yaygınlaşan ve ciddi sağlık sorunlarına yol açan bir hastalık olarak öne çıkıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, özellikle gençler arasında obezitenin tehlikeli bir şekilde artış gösterdiğine dikkat çekerek, beslenme alışkanlıklarının bu durumdaki kritik rolüne işaret etti.
Toplumda Her Üç Kişiden Biri Obez
Türkiye’de obezite oranlarının hızla yükseldiğini belirten Doç. Dr. Özdenkaya, her üç kişiden birinin obeziteyle mücadele ettiğini ifade etti. Bu durumun en önemli nedenleri arasında hareketsiz yaşam tarzı ve yüksek kalorili, sağlıksız beslenme alışkanlıkları yer alıyor. Özellikle fast food tüketiminin yaygınlaşmasının sorunun temelini oluşturduğunu vurgulayan Özdenkaya, ev yemeklerinden uzaklaşıldıkça sağlığın daha fazla risk altına girdiğini belirtti.
Gençler Obeziteye Daha Yatkın
Son yıllarda gençler arasında obezitenin hızla yayıldığına dikkat çeken Özdenkaya, lise çağındaki gençlerin beslenme alışkanlıklarının bu eğilimi güçlendirdiğini söyledi. Arkadaş buluşmalarında fast food tüketiminin artması ve gazlı içeceklerin sıkça tercih edilmesi, kalori alımını hızla artırıyor. Bir hamburgerin tek başına 600 kalori içerdiğini belirten Özdenkaya, buna eşlik eden içecek ve diğer ürünlerle alınan kalorinin vücutta yağ birikimine yol açtığını ifade etti. Hareketin eksik olduğu bir yaşam tarzında bu kalorilerin yağ olarak depolandığını ve kilo artışını hızlandırdığını söyledi.
Ameliyat Son Çare
Obezite tedavisinde mide ameliyatlarının her zaman ikinci planda tutulması gerektiğini dile getiren Özdenkaya, ameliyatın yalnızca diğer yöntemlerin etkili olmadığı durumlarda düşünülmesi gerektiğini vurguladı. Kilo alım sürecinin altında yatan nedenlerin iyi analiz edilmesi gerektiğini belirterek, kilo probleminin genellikle multidisipliner bir yaklaşımla çözülebileceğini ifade etti. Ameliyat yerine bireylerin beslenme alışkanlıklarını gözden geçirerek daha ölçülü yemeyi öğrenmeleri gerektiğine dikkat çekti.
Ölçülü Yemek, Sağlıklı Yaşamın Anahtarı
Sağlıklı bir yaşam için “her şeyi yiyebilmek ama ölçülü yemek” prensibini benimsemenin önemine vurgu yapan Özdenkaya, bu yaklaşımın obeziteyle mücadelenin temelini oluşturduğunu belirtti. Obezitenin yalnızca fiziksel bir problem olmadığını, aynı zamanda yaşam kalitesini düşüren ve diğer sağlık sorunlarını tetikleyen bir hastalık olduğunu ifade ederek, bireyleri bu konuda bilinçli davranmaya davet etti.
Obeziteyle mücadelede bireysel farkındalık ve yaşam tarzı değişikliklerinin önemi giderek daha fazla anlaşılırken, uzmanlar sağlıklı bir geleceğin anahtarının ölçülü beslenmeden geçtiğini hatırlatıyor.