Son yıllarda ithalat kotaları, yüksek maliyetler ve finansal takip düzenlemesiyle birlikte zorluk yaşayan kuyumculuk sektöründe, kayıt dışılık da artmaya başladı. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından 185 bin TL ve üstü alışverişlerde kimlik ibrazının zorunlu olması kuyumculuk sektöründe sorunlara neden oldu. Yeni düzenlemeye göre, bu tutarın üzerindeki altın alışverişinde bir örneği alınacak olan kimlik bilgilerinin 8 yıl boyunca saklanması gerekiyor. Sektör temsilcileri, bu düzenlemeyle müşterilerin endişelerinin arttığını vurguladı. Kimlik vermek istemeyen alıcıların ya alışverişten vazgeçtiği ya da kayıt dışı alışveriş önerisinde bulunduğu belirtildi. Altın ve mücevher sektöründe fiyatların hızla değiştiğini ve 185 bin TL’nin düşük bir sınır olduğunu aktaran İzmir Ticaret Odası (İZTO) Mücevher, Saat ve Hediyelik Eşya Grubu Meclis Üyesi Halil Telli, Türk Lirası’nın çok değer kaybettiğini ve günümüzde 185 bin TL’nin oldukça düşük bir rakam haline geldiğini vurguladı.
Ev adresine kadar
MASAK tarafından getirilen 185 bin TL ve üzeri altın ve mücevher alımlarında kimlik ibrazı zorunluluğunun sektörde ciddi sıkıntılar yarattığını belirten Telli, bu düzenlemenin müşteri tedirginliğine yol açtığını ve kayıt dışılığı artırdığını dile getirdi. TL’nin çok değer kaybettiğini belirten Telli, “185 bin TL çok para değil artık. Bugün Ata altını 23 bin 700 TL. Yani 8 tane Ata altını alındığında 185 bin TL’yi geçiyor. Devlet her şeyin kayıt altında tutulmasını istiyor ama MASAK açısından bize düşük geliyor, bu rakamın daha yukarı çıkması gerekiyor. Vatandaşlar, dijital ortamlarda T.C. numarasını vermeye çekiniyor. Biz insanlardan kimliğini, kimlik fotokopisini, ıslak imzasını, iletişim bilgilerini ve ev adresini istiyoruz. Bu paraya bu kadar bilgiyi istememiz vatandaşı tedirgin ediyor” sözlerine yer verdi.
‘Neden güvensin?’
Birçok alışverişin zaten kredi kartıyla yapıldığını aktaran Telli, “Bilgilerin çoğu bankalarda mevcut. İnsanlar neden tekrardan istediğimizi sorguluyorlar. Banka bu bilgileri istediğinde vatandaş rahatlıkla veriyor ama kuyumcu istediğinde içine bir şüphe düşüyor. Her müşteriye durumu anlatıyoruz. Devlet kara paranın aklanmasını önlemek; her şeyin yasal olmasını sağlamak istiyor ve son derece haklı ama vatandaş buna henüz alışamadı. Bu kadar bilgi istendiği için alışveriş yapmaktan vazgeçen birçok insan oluyor. Bu bilgileri istemeyen esnaftan almak istiyorlar. Fakat bu durum kayıt dışılığı artıyor. Çünkü müşteri ‘alacağım ama bilgilerini vermem’ diyor. Bunu karşılayan esnaflar da var. Günümüz dijital çağ ve yapay zekâyla her şeyin taklidi yapılıyor. İnsanlar esnafa neden güvensin? Açıkçası bu limit, kayıt dışına çıkarabiliyor. Bu nedenle 500 binin veya en az 300 bin TL üzerinde ekstra bilgiler istenmesi daha iyi olur” diye konuştu.
‘Satış azaldı masraf arttı’
Piyasadan kaynaklı sektörde yavaşlama olduğunu vurgulayan İZTO Meclis Üyesi ve sektör temsilcisi Halil Telli, “Altın fiyatların aşırı yükselmesi bizi de zorluyor. Birim satışlarımız azalıyor, satmakta daha da zorlanıyoruz. Dünyadan kaynaklı altın fiyatları yüksek, ons bazında da yükseldi. Fiyatların daha ne kadar artacağını da öngöremiyoruz. Altın fiyatlarının durulmasını hatta biraz gerilemesini beklerken fiyatlar daha da yukarı gidiyor. İnsanlarda yatırım aracı olarak altına talep var, Ata altını ya da has altın gibi. Ama kuyumcuların bunda kar marjı çok düşük. Katma değer olan diğer ürünlerimizin satışları çok azaldı. Bu da sektörü zorluyor. Altın fiyatlarının artması, müşterinin aldığı gram altının azalması anlamına geliyor. Bunun sonucunda satışlarımız azalıyor ama masraflarımız, kiralar, işçi ücretleri, vergiler sürekli artıyor” ifadelerini kullandı.