Son yıllarda, dünya çapında büyük bir etkiye sahip olan Papalık makamı, her zaman merak konusu olmuştur. Ancak, özellikle bir Papa'nın hayatını kaybetmesinin ardından gelen süreç, birçok insanın aklında soru işaretleri bırakıyor. "Papa ölünce ne olur, nereye gömülür? Yeni papa seçilinceye kadar ne olacak?" soruları, vatandaşların araştırdığı ve Katolik geleneğindeki derin anlamları keşfetmek istedikleri konular arasında yer alıyor. Konuya yönelik detaylar haberimizde yer alıyor.
Papa ölünce ne olur?
The New York Times'ın aktardığına göre, papanın ölümünü ilk olarak Vatikan'ın sağlık departmanının başındaki yetkili ve Kutsal Roma Kilisesi'nin kethüdası doğrular. Papanın ölümünden sonra, kethüda, Vatikan'daki idari işlerin başında yer alır. Papanın cesedi, üzerine beyaz bir cübbe giydirildikten sonra özel şapeline taşınır.
Mevcut kethüda, 77 yaşındaki İrlandalı Amerikalı Kardinal Kevin Joseph Farrell'dir. Papanın ölümünün ardından, kethüda, diğer yetkililerle ve papanın ailesiyle birlikte özel şapelde toplanarak bir tören düzenler. Papanın naaşı, çinko ile kaplanmış ahşap bir tabuta yerleştirilir, üzerine kırmızı giysiler giydirilir ve piskoposluk tacı ile pelerini de tabutun yanına eklenir.
Tören sonrasında kethüda, papanın ölümünü doğrulayan resmi belgeyi hazırlar ve bu belgeyi doktor raporuyla birlikte kayda geçirir. Aynı zamanda papanın özel yazışmalarını güvenlik altına alır ve yaşadığı dairenin kapılarını mühürler.
Papa Francis, göreve başladığından bu yana Vatikan'daki Casa Santa Marta'da yaşamaktadır. Casa Santa Marta, genellikle Vatikan'ı ziyaret eden kardinallerin kaldığı bir misafirhane olarak kullanılmaktadır.
Papalar nereye gömülür?
Papa Francis, papalık görevine başladığı günden itibaren sadelik ve gösterişten uzak bir yaşam tarzı benimsedi. Lüks giysiler ve ihtişamlı papalık dairelerinden kaçınarak, yaşamının son döneminde de bu anlayışı cenaze törenine yansıtmaya karar verdi. 2024'te cenaze kurallarını yeniden şekillendiren Papa Francis, birçok eski geleneği sadeleştirerek, 13. yüzyıldan bu yana uygulanan bazı ritüelleri değiştirdi.
Örneğin, geçmişte papaların cenazeleri, muhafazaya alınmadan önce, geniş bir ziyaretçi kitlesine açılırdı. Ancak Papa Francis, cenazenin yalnızca Aziz Petrus Bazilikası'na nakledilmesini ve burada isteyen herkesin saygılarını sunabilmesini sağlayacak bir düzenlemeyi tercih etti. Artık papaların cansız bedenleri tabutta kalacak ve büyük bir kaidenin üzerine yerleştirilmeyecek.
Papa Francis, papalık döneminde cenazesiyle ilgili olarak bir dizi yenilik getirdi. 13. yüzyıldan itibaren, papaların cansız bedeni tahnit edilip muhafazaya yerleştirilerek ziyarete açılıyordu. Örneğin, Papa 2. Jean Paul'ün cenazesi 2005'te bir kaideye yerleştirilmişti. Ancak Papa Francis, bu geleneği sonlandırarak, cenazenin doğrudan Aziz Petrus Bazilikası'na taşınmasını sağladı.
Kilise tarihçisi Agostino Paravicini Bagliani, Francis'in bu kararının, alçak gönüllülüğün yüceltilmesi anlamına geldiğini belirtti.
Papa Francis, cenazede uygulanacak kuralları da sadeleştirdi. Örneğin, papaların cenazesi, ölümünden sonraki dört ila altı gün içinde yapılmakta, bazı kiliselerde dokuz gün süren ayinler düzenlenmekteydi. Eski gelenekte, papaların cenazeleri üç farklı tabut içinde toprağa verilirdi. Ancak, Papa Francis bu uygulamayı değiştirerek, tek bir ahşap tabut kullanılması kararını aldı.
Tabut, cenazeden önce kapatılır ve üzerine beyaz ipek bir örtü serilir. Yanında, papalık dönemine ait bozuk paralar ve bir "rogito" yani bir sicil kağıdı da yer alır. Bu sicil kağıdı, papalık döneminde yapılan işlerin kaydını tutar ve yüksek sesle okunarak tabut kapatılmadan önce kayda geçirilir.
Papa Francis, cenaze töreninin ardından, Aziz Petrus Bazilikası yerine, sıkça dua ettiği ve manevi değer taşıyan Azize Büyük Meryem Bazilikası'na gömülmeyi vasiyet etmiştir.
Yeni papa seçilinceye kadar ne olacak?
Papa'nın ölümünün ardından 15-20 gün içinde Kardinaller Koleji, yeni papa seçimi için toplanır. Bu süreç "sede vacante" olarak bilinir ve kilise yönetimi geçici olarak Kardinaller Koleji'ne bırakılır. Seçim, Sistine Şapeli'nde büyük bir gizlilik içinde yapılır. 80 yaşın altındaki kardinaller oy kullanır ve seçilen adayın görevi kabul etmesi beklenir. Seçim süreci, beyaz dumanın yükselmesiyle duyurulur. Yeni papa görevi kabul ettikten sonra, "Habemus papam" ilanı yapılır ve yeni papa Aziz Petrus Bazilikası'nın balkonundan selamlanır.