İstanbul’un tarihi dokusuna uyum sağlayan ve bölgedeki önemli bir ihtiyacı karşılayan Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Tıbbiye Camisi, düzenlenen törenle ibadete açıldı. Selimiye ve Haydarpaşa arasındaki sağlık ve eğitim kurumlarıyla çevrili bölgede inşa edilen cami, mimari yapısıyla büyük beğeni toplarken, bölgedeki binlerce insanın ibadet ihtiyacına da cevap veriyor.
Bölgenin Önemli İhtiyacını Karşılıyor
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemalettin Aydın, caminin açılışına ilişkin yaptığı değerlendirmede, bölgedeki yoğun nüfusa rağmen yeterli büyüklükte bir ibadet alanının bulunmadığını belirterek, bu eksikliğin giderilmesi için önemli bir adım atıldığını vurguladı.
Bölgenin öğrenciler, sağlık çalışanları ve hasta yakınları açısından yoğun bir insan hareketliliğine sahip olduğunu kaydeden Aydın, şu bilgileri verdi:
"Burada Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin 15 bini aşkın öğrencisi eğitim görüyor. Bunun yanı sıra Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi, Haydarpaşa Numune Hastanesi gibi üç büyük sağlık kuruluşu bulunuyor. Ayrıca meslek lisesi, öğrenci yurtları ve askeri lojmanlarla birlikte yaklaşık 50 bin kişilik bir nüfus söz konusu. Ancak bu kadar büyük bir alanda insanların ibadet edebileceği geniş bir cami bulunmuyordu."
Üniversitenin kurucu rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl’ün öncülüğünde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da destekleriyle cami projesinin hayata geçirildiğini belirten Aydın, tüm yasal izinlerin alınmasının ardından temelin atıldığını ve caminin kısa sürede tamamlandığını ifade etti.
Modern ve Geleneksel Mimariyi Buluşturan Yapı
SBÜ Tıbbiye Camisi, sadece bir ibadet alanı olmanın ötesinde tarihi dokuya uyumlu mimarisiyle de dikkat çekiyor. Caminin proje müdürü ve uygulama sorumlusu Mimar Seda Savaş, caminin tasarımında tarihi Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane binasından esinlendiklerini belirtti.
İki katlı olarak inşa edilen cami, 1000 metrekare taban alanına sahip olup, toplam kullanım alanı 2 bin 200 metrekareye ulaşıyor. Aynı anda 2 bin 200 kişinin ibadet edebileceği kapasiteye sahip olan yapı, cuma günleri açık alanda 1500 kişiye daha ev sahipliği yapabiliyor.
Mimar Savaş, caminin iki minaresi ve dört kubbesiyle klasik Osmanlı mimarisini modern çizgilerle harmanladığını vurgulayarak, şu detayları paylaştı:
"Caminin dört kubbesinin etrafında, dört yarım kubbeden oluşan bir yapı var. Bu tasarım, klasik Osmanlı mimarisine sadık kalınarak oluşturuldu. Ana kubbede ise İhlas Suresi yer alıyor. Caminin minareleri, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'nin kulelerinden ilham alınarak tasarlandı. Aynı zamanda caminin saçakları ve genel estetik anlayışı, külliye içindeki diğer tarihi yapılarla büyük bir uyum içinde."
Caminin sade, ferah ve aydınlık bir atmosfer sunduğunu vurgulayan yetkililer, giriş kısmındaki ana kubbede Bakara Suresi’nin 144. ayetinin de yer aldığını belirtiyor.
Sadece İbadet Değil, Sosyal ve Kültürel Etkinlikler İçin de Kullanılıyor
SBÜ Rektörü Prof. Dr. Kemalettin Aydın, caminin alt katının sadece ibadet için değil, aynı zamanda öğrenciler ve bölge halkı için sosyal ve kültürel bir alan olarak da değerlendirileceğini ifade etti.
*"Cuma namazları dışında, alt katı öğrencilerin konferans, etüt çalışmaları, sosyal ve kültürel etkinlikler, hayır organizasyonları düzenleyebileceği bir alan olarak tasarlandı. Böylece cami, sadece bir ibadet mekânı olmanın ötesinde, bölgedeki insanlara *çok yönlü bir hizmet sunan bir merkez haline geldi."
Vatandaşlardan Yoğun İlgi ve Olumlu Geri Dönüşler
Tıbbiye Camisi’ni ziyaret eden vatandaşlar, bölgedeki önemli bir eksikliğin giderildiğini ve caminin hem konumu hem de mimarisiyle büyük bir kazanç olduğunu dile getirdi.
Hastaneye muayene olmak için gelen Şaban Özel, caminin açılmasının büyük bir kolaylık sağladığını ifade ederek şunları söyledi:
"Hastanenin içinde küçük bir mescit vardı ama yeterli olmuyordu. Bu caminin yapılması gerçekten çok iyi oldu. Allah emeği geçenlerden razı olsun."
İbadete yeni açılan camiyi merak ettiği için Ataşehir’den gelen Mahir Çetin, caminin konumunun hastane çalışanları, hasta yakınları ve öğrenciler için büyük bir kolaylık sağladığını belirtti:
"Daha önce burada bir cami yoktu, en yakın ibadet alanı için Kadıköy’e veya Haydarpaşa’ya gitmek gerekiyordu. Artık bölgede yaşayan ve çalışan insanlar için büyük bir kolaylık sağlanmış oldu."
Hastaneye geldiğinde ilk kez Tıbbiye Camisi’ni ziyaret eden Veysel Arslan ise şu sözlerle duygularını paylaştı:
"Caminin hem konumu hem de iç tasarımı gerçekten çok güzel. İbadet edenler için huzurlu bir ortam sunuyor. Hastane çevresinde böyle bir caminin olmaması büyük bir eksiklikti, şimdi bu eksiklik giderildi."
SBÜ Öğrencileri de Memnun
SBÜ Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi Ömer Tekin, cami açılmadan önce Numune Hastanesi’nin alt katındaki mescitte namaz kıldıklarını ve buranın yetersiz olduğunu belirterek, caminin bölge için büyük bir kazanım olduğunu ifade etti:
"Özellikle cuma namazı için büyük bir camiye ihtiyaç vardı. Daha önce en yakın cami Haydarpaşa Camisi’ydi, buraya ulaşım da zaman alıyordu. Şimdi bölgeye yakışır bir ibadet alanı oluştu."
Tıbbiye Camisi, Bölgeye Katkı Sağlamaya Devam Edecek
SBÜ Tıbbiye Camisi, tarihi dokusu, ulaşılabilir konumu ve geniş kapasitesiyle kısa sürede bölge halkının önemli bir ibadet noktası haline geldi. Öğrenciler, hastane çalışanları ve hasta yakınları için büyük bir rahatlama sağlayan yapı, aynı zamanda mimarisiyle de İstanbul’un gözde eserleri arasına girmeye aday.
Bölgedeki vatandaşların yanı sıra Kadıköy ve Üsküdar’dan gelen cemaatin de ilgi gösterdiği cami, bundan sonra da sadece ibadet alanı değil, sosyal ve kültürel etkinliklerin de merkezi olacak.
