Çin Maliye Bakanlığı, ABD'nin gümrük tarifelerinde artış sinyalleri verdiği bir dönemde ekonomiyi desteklemek için daha güçlü mali önlemler alacağını açıkladı. 2025 yılı için daha fazla ve daha hızlı kamu harcaması taahhüdünde bulunan bakanlık, ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi ve halkın yaşam standartlarını iyileştirmeyi amaçlıyor.
Proaktif Mali Politikalarla Büyüme Hedefi
Çin Maliye Bakanlığı, iki günlük ulusal konferansın ardından yayınladığı bildiride, 2025 yılı için kamu harcamalarını artırma ve hızlandırma planlarını duyurdu. Bu, üst düzey liderlerin daha önce yıllık ekonomik konferansta dile getirdiği büyüme yanlısı politikaların bir devamı niteliğinde. Bakanlık, bütçe açığını genişletmek, daha fazla devlet tahvili çıkarmak ve tüketim odaklı kamu yatırımlarını artırmak gibi önlemleri devreye alacağını vurguladı.
Ekonomistlerin beklentisi, bu politikaların gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 2’sine eşdeğer bir mali teşvik yaratacağı yönünde. Ancak analistler, bu teşviklerin emlak piyasasını kurtarmak veya deflasyon riskini tamamen ortadan kaldırmak için yeterince radikal olmayabileceğini belirtiyor. Yine de, Çin'in 2024 yılı için planladığı yüzde 5’lik büyüme hedefinin mevcut politikalarla erişilebilir olduğu düşünülüyor.
Halkın Geçim Kaynaklarına ve Tüketimine Öncelik
Çin’in mali stratejisinin önemli bir boyutu, halkın geçim kaynaklarını desteklemek ve tüketimi artırmak üzerine kurulu. Maliye Bakanlığı, kamu harcamalarının yapısını bu doğrultuda optimize edeceğini ve şirketler üzerindeki mantıksız para cezaları ile ücret uygulamalarını önleyeceğini açıkladı. Bu adımların, hem ekonomik büyümeyi hem de halkın refahını artırması bekleniyor.
Ayrıca, tüketici ürünü takas programlarına destek artırılacak ve kamu yatırımları genişletilecek. Böylece hem iç pazarın canlanması hem de ekonominin dış şoklara karşı dayanıklılığının artırılması hedefleniyor.
Büyüme İçin Dengeli Bir Yaklaşım
Çin'in 2025 yılı için öngördüğü bütçe açığının GSYİH’nin yüzde 4’üne çıkarılması, ülkenin büyüme yanlısı politikalarının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Ancak bu hamleler, Çin ekonomisinin sürdürülebilir bir şekilde büyümesi için dikkatli bir denge kurmayı gerektiriyor. Mali teşviklerin artışı, Çin'in küresel ekonomideki konumunu güçlendirmeyi hedeflerken, aynı zamanda iç piyasadaki yapısal sorunların çözümüne de odaklanıyor.