Kadın haklarındaki geriye gidişe dikkat çekmek isteyen Güzelbahçeli kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde “Tersine Yürüyüş” ile seslerini yükseltti. Güzelbahçe Belediyesi’nin düzenlediği etkinlikte kadınlar, haklarının gasp edilmesine tepki göstererek ters yönde yürüdü. Bu anlamlı protesto, kadın mücadelesinin simgesi haline geldi.
Kadın Hakları Geriye Gitmeyecek
Güzelbahçe Belediyesi’nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında düzenlediği etkinlikte kadınlar, "Tersine Yürüyüş" gerçekleştirerek kadın haklarında yaşanan gerilemeye dikkat çekti. Kadınların kazanılmış haklarının geri alınmasına karşı bir protesto niteliğinde düzenlenen yürüyüşte, sanat ve sivil itaatsizlik iç içe geçti.
Kadınlar Geriye Yürüdü, Mesajları İleriye Taşıdı
Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay ve eşi Nermin Günay’ın da katıldığı yürüyüşe, CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek, ilçe yönetimi ve çok sayıda kadın destek verdi. İlhan Selçuk Parkı’nda toplanan katılımcılar, Güzelbahçe Gece Pazarı’nda sessiz bir yürüyüş başlatarak 1. Liman’a kadar ilerledi. Yürüyüşün bir bölümü, kadınların geriye doğru yürümesiyle başladı. Erkek katılımcılar da kadın haklarına destek vermek amacıyla döviz taşıyarak mor bandanalar taktı. Kadınların yoğunlukta olduğu kortej, "Kadın hakları geriye gitmeyecek, biz buradayız" yazılı mor bayrak ve sloganlarla yürüyüşü tamamladı.
‘Tarih Gericilerle Yürümez’
Yürüyüşün ardından, Güzelbahçe Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Uzman Sosyolog Duygu Yılmaz, basın açıklamasını okudu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bugün burada, tarihin akışına karşı duranlara, kadın haklarını geriye çekmek isteyenlere bir mesaj vermek için toplandık. Kadınlar, Cumhuriyet’in ilk yıllarından bu yana eğitimden siyasete, çalışma hayatından hukuka kadar her alanda büyük bedeller ödeyerek haklarını kazandı. Ancak bugün gelinen noktada, kadınların sosyal, ekonomik ve hukuki hakları tehdit altında.
Biz, tersine yürüyerek bu gidişata karşı duruşumuzu sergiledik. Tarihte gericiler unutulmaya mahkûm olurken, ilericiler Mustafa Kemal Atatürk gibi tarihe mal olurlar. Biz kadınlar, haklarımızı savunmaya, dayanışmayla mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.”
‘Kadın Yaşam Özgürlük’
Açıklamada, kadın mücadelesinin tarihsel temellerine de değinildi. 168 yıl önce ABD’de tekstil işçisi kadınların eşit işe eşit ücret talebiyle başlattıkları grevde hayatını kaybeden kadınların mücadelesinin unutulmadığı vurgulandı.
“Bu olay, kadınların örgütlü mücadelesinin sembolü haline geldi. 1910 yılında Clara Zetkin’in önerisiyle 8 Mart, Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edildi. O gün bugündür kadınlar, her mahallede, her şehirde seslerini yükseltiyor. Ancak bugün Türkiye’de kadınlar demokratik haklarını kullanırken engelleniyor, cezalandırılıyor. Kadınların mücadelesi susturulamaz!” denildi.
‘İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmeyeceğiz’
Kadın haklarının korunması için İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanunun önemine de vurgu yapılarak şu açıklama yapıldı:
“Kadınlar için mücadele etmek, birçok kişi için artık bir zorunluluk haline geldi. Ne zaman sesimizi yükseltsek, ‘Erkek düşmanı mısınız?’ tepkisiyle karşılaşıyoruz. Oysaki biz sadece eşit haklar için mücadele ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi’ni hedef alan zihniyete karşı çıkıyoruz. Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz, mücadelemizi sürdüreceğiz.”
‘8 Mart Bir Anmadır, Bir Başkaldırıdır’
Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay da yaptığı konuşmada, kadınların toplumun temel taşı olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Kadınlar, emeğin ve üretimin en önemli unsurlarıdır. Onların hak ettikleri değeri görmesi, eşit şartlarda yaşam sürmesi, şiddetten uzak ve güvenli bir hayat yaşaması hepimizin ortak sorumluluğudur. Güzelbahçe Belediyesi olarak kadınların toplumsal ve ekonomik hayatta daha güçlü yer alması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kadın emeğini destekleyen projelerle onların her alanda görünür olmasını sağlamayı hedefliyoruz.”
Hayatını Kaybeden Kadınlar Anıldı
Eylem, kadın cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınların isimlerinin yere tebeşirle yazılmasıyla devam etti. Kadınlar, bu isimlerin üzerlerine su dökerek anma ritüeli gerçekleştirdi. Etkinlik, hayatını kaybeden tüm kadınların anısına denize çelenk bırakılmasıyla sona erdi.
