Turgut Bayraktar Kim, Nereli?
Turgut Bayraktar, son yıllarda belgesel dünyasında dikkat çeken genç isimlerden biri olarak öne çıkıyor. Yönetmenliğini yaptığı projelerle Karadeniz’in sosyal, kültürel ve doğal dokusunu sinema diliyle anlatan Bayraktar, çocukluk hayalini gerçeğe dönüştürerek kısa sürede kendi kitlesini oluşturdu. 1992 doğumlu olan Turgut Bayraktar, Erciyes Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü’nden 2017 yılında mezun oldu. Mezuniyet sonrası bir süre işsiz kalan Bayraktar, kariyerini bırakma noktasına gelmişken, yerel bir televizyon kanalında işe başlayarak belgesel yolculuğuna ilk adımını attı. Trabzon’un doğasından, insanından ve kültürel zenginliklerinden ilham alarak belgesel projelerine imza atan Turgut Bayraktar, Türkiye’nin belgesel dünyasında adından söz ettiren yaratıcı isimlerden biri. Küçük yaşlardan itibaren sinemaya ilgi duyan Bayraktar, yıllar içinde tutkuyla bağlı olduğu bu alanda önemli yapımlara imza atarak, Karadeniz’in gerçek yüzünü izleyiciyle buluşturuyor.
Turgut Bayraktar Belgeselleri Nerede Çekildi?
Bayraktar’ın belgeselleri, doğup büyüdüğü coğrafyada; yani Karadeniz’in kalbinde çekiliyor. Trabzon, Araklı, Faroz, Doğu Karadeniz yaylaları, köyler, dağ yolları, deniz kıyıları... Hepsi onun kamerasından hayat buluyor. “Karadeniz’de Bir Yer”, “Kışın Çobanlık”, “Balıkçının Şarkısı Faroz” gibi yapımlar, bölgenin sadece manzarasını değil, aynı zamanda sosyolojik ve kültürel dokusunu da belgeliyor. Turgut Bayraktar belgeselleri doğayla insan arasındaki bağı güçlü bir anlatımla yansıtıyor.
Turgut Bayraktar Resmi
Turgut Bayraktar, sektördeki mütevazı duruşunu korusa da; YouTube, Instagram gibi sosyal medya mecralarında aktif bir üretici. Portre görselleri, çekim anları, belgesel setinden kareler ve festivallerden yansıyan karelerle Turgut Bayraktar resmi görsel olarak da hikâyelerinin bir parçası haline geliyor. Görsellik onun için sadece estetik değil, aynı zamanda anlatının da bir dili.
Turgut Bayraktar ile İlgili Ekşi Sözlük'te Ne Konuşuluyor?
Henüz geniş bir başlık altında tartışılmasa da Turgut Bayraktar Ekşi başlığında belgesel sinemasına ilgisi olanlar, onun üretkenliğini ve Karadeniz’e olan bağlılığını konuşmaya başlamış durumda. Özellikle “Karadeniz’de Bir Yer” adlı projesiyle dikkatleri üzerine çeken yönetmen, sadeliği ve doğallığıyla özgün işler üretiyor.
Turgut Bayraktar Hakim Bakışıyla Kültürel Yıkımı Belgeliyor
Sadece görselliği değil, kültürel gerçekliği de önemseyen Bayraktar; Karadeniz’in karşı karşıya kaldığı betonlaşma, sahil yolları, kültürel erozyon gibi konuları mercek altına alıyor. Bir belgeselci değil adeta bölgesinin hakimi gibi çalışıyor. Sahillerin doldurulması, yaylaların yapılaşması, kırsal göç gibi sorunları gündeme taşıyarak belgesellerinde toplumsal bir farkındalık yaratıyor.
Turgut Bayraktar Belgesel Müzikleri ile Duyguyu Derinleştiriyor
Bayraktar’ın projelerinde kullandığı müzikler de hikâyelerin ruhunu güçlendiriyor. Belgesel müzikleri, doğadan sesler, yöresel ezgiler ve kimi zaman da sessizlikle iç içe geçerek izleyiciye yalnızca görsel değil, işitsel bir deneyim sunuyor. Turgut Bayraktar belgesel müzikleri, projelerin samimi atmosferine katkı sağlayarak izleyiciyi ekran başında tutmayı başarıyor.
YouTube ve Yerel Kanallar Başrolde
Belgesellerini büyük ölçüde kendi çabalarıyla üreten Bayraktar, projelerini geniş kitlelere ulaştırmak için YouTube başta olmak üzere farklı dijital platformları kullanıyor. Turgut Bayraktar belgeselleri izle seçeneğiyle YouTube kanalı üzerinden ücretsiz olarak erişilebiliyor. Ayrıca bazı yerel televizyon kanallarında da gösterilen yapımlar, bölge halkının ilgisini çekmeye devam ediyor.
Hicran Dolu Hikâyelere Odaklanıyor
Belgeselcinin projelerinde, Karadeniz’in zorlu doğa koşulları kadar, insanların yaşadığı dramatik hikâyelere de yer veriliyor. Turgut Bayraktar belgeselleri hicran yüklü anlatılarla, göç eden gençlerden, yalnız kalan yaşlılara, hayvanlarıyla hayat süren çobanlardan, balıkçılara kadar geniş bir yelpazeye uzanıyor.
50’ye Yakın Yapım, Tek Bir Amaç
Bugüne kadar yaklaşık 50 belgesel çeken Bayraktar, çalışmalarını büyük ölçüde tek başına gerçekleştirdi. Çekimden kurgulamaya, ses kaydından senaryoya kadar her aşamada imzası bulunan Bayraktar, son dönemlerde küçük bir ekip kurarak daha kolektif üretimlere yönelmeye başladı. “Karadeniz’de Kanser Oldu”, “Kışın Çobanlık” gibi çalışmalar sosyal medyada büyük beğeni toplarken; “Karadeniz’de Bir Yer” adlı yapımıyla Boston Türk Filmleri Festivali'nden mansiyon ödülü aldı.
