Türkiye, yıllar boyu turistler için uygun fiyatlı bir destinasyon olarak öne çıkarken, son dönemde bu avantajını kaybetmeye başladı. Artan fiyatlar nedeniyle Türkiye, birçok Avrupa ülkesini geride bıraktı. Turizm sektörü temsilcileri, bu durumun sebebi değil, sonucu olduklarını belirtiyor. Geçtiğimiz yıl 24 milyar dolara ulaşan gastronomi gelirleri, toplam turizm gelirlerinin yüzde 40’ını oluşturdu. Hedef, bu oranı önümüzdeki dönemde yüzde 50’ye çıkarmak. Ancak artan maliyetler ve yüksek fiyatlar, hem turizmin genel büyümesini hem de gastronomi turizminin gelişimini olumsuz etkiliyor. Özellikle yeme-içme ve konaklama hizmetleri, turistlerden gelen şikâyetlerin başında geliyor. TÜİK verilerine göre, 2024 Mart ayında “lokanta ve oteller” grubundaki fiyatlar bir önceki aya göre yüzde 2.15, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 43.38 oranında arttı. 12 aylık ortalamalara göre fiyat artışı yüzde 64’e ulaştı. Yeme-içme konusunda artık Avrupa’nın önde gelen turistik şehirleriyle yarışan Türkiye, bu durum nedeniyle fiyat-performans algısını kaybetme riskiyle karşı karşıya. 

Bülent Tercan-2

‘Keyfi zam yapılıyor’

Özellikle yeme-içme sektöründe ‘keyfi fiyat artışları’ yapıldığını belirten Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkan Yardımcısı Bülent Tercan, “Türkiye’deki lokanta fiyatları Avrupa’daki birçok ülkeyi geçti. Bugün hâlâ vatandaşlarımız Yunan adalarına balık yemeye gidiyorsa, bu bizim restoranlarımızda ciddi bir sorun olduğunu gösterir. Son 6 ayda maliyetler ciddi bir oranda kontrol altına alındı. Fakat yılbaşında asgari ücrete yapılan zammı fırsat bilip herkes lokantalara, otellere zam yapıyorlar. Fiyatta, Avrupa ülkelerini geçtik. Benim görüşüme göre özellikle lokantalarda biraz olması gerekenin üstünde zamlar yapılıyor. Lokantalarda keyfi bir zam uygulaması var. Hayat pahalılığı, enflasyonist ortam var ama bu kadar zam yaptıracak matematiksel bir durum yok” diye konuştu. Fiyatların Avrupa’nın üzerinde olduğunu dile getiren Tercan, “Artık İtalya, İspanya, Portekiz gibi ülkelerdeki yemek, Türkiye’ye göre daha ucuz hale geldi. Hatta Almanya’da bile bazı lokantalarda daha uygun fiyata yemek yiyebiliyorsunuz. Bu çok üzücü bir tablo” dedi. Restoran fiyatlarının turistlerin ve halkın tepkisini çektiğini söyleyen Tercan, “İki kahveye 400-500 TL ödenen bir ortamdan bahsediyoruz. Bu kabul edilemez. Bu sadece ekonomik şartlarla açıklanamaz; burada açıkça fırsatçılık var. Fiyatlardaki bu şişkinlik sektörün tamamına zarar veriyor” ifadelerini kullandı.

‘Yunan adaları daha ucuz’

Yerli turistin Yunan adalarına olan ilgisinin her geçen gün arttığını belirten Bülent Tercan, “Bugün Türkiye'de orta düzey bir balık restoranındaki yemek, neredeyse Yunanistan’daki bir adaya feribot bileti alıp orada deniz kenarında balık yemekten daha pahalı hale geldi. Üstelik Yunan adalarında kalite ve servis konusunda da oldukça yüksek bir memnuniyet var. Bu fiyat politikaları sadece kısa vadeli kâr sağlasa da uzun vadede Türkiye’nin turizm imajını zedeleme riski taşıyor. Herkes iş yapmak istiyorsa kârından bir miktar feragat etmeyi göze almalı. Aksi takdirde bu fiyat seviyesi sürdürülebilir değil. Bu şekilde devam ederse, hem yerli hem yabancı müşteri kaybı hızlanacak. Özellikle gastronomi turizmi, büyük bir darbe alabilir” dedi.

Ertan Ustaoğlu (1)

‘Uygun fiyatlı yerler de var’

Türkiye Küçük Oteller Derneği Başkanı Ertan Ustaoğlu ise “Son dönemde Türkiye’de turizm ve yeme-içme sektöründeki fiyatların Avrupa’yı aştığı sıkça konuşuluyor. Bazı otel ve restoranlarda gerçekten yüksek fiyatlar olsa da, bu durum genelleştirildiğinde eksik bir bakış ortaya çıkıyor. Türkiye’de hâlâ uygun fiyatlı ve kaliteli hizmet sunan işletmeler mevcut. Sorun, tüketicinin çoğu zaman araştırmadan genel algılarla hareket etmesi. Yurtdışında daha ucuza tatil yapılabildiği zamanlar olsa da, orada da maliyetler arttı. Türkiye’de de fiyat dengesini koruyarak hizmet sunan işletmeler var. Mesele sadece “fiyat pahalı” demek değil; tüketicinin de bu ortamda daha bilinçli ve araştırmacı olması gerekiyor” dedi.

Adalar’da yemek daha ucuz

Çeşme’den günübirlik gemi turuyla Sakız adasına gidip dönmenin maliyeti kişi başı 69 euro. Eşiyle adalara yemeğe giden birinin yol ücretine ayıracağı para 5 bin 560 TL. Deniz kenarında lüks bir mekanda deniz ürünleri ve alkolden oluşan 2 kişilik menüye 100 euroya (4 bin 100 TL) ödedikten sonra Türkiye’ye dönmenin toplam maliyeti 9 bin 660 TL’yi buluyor. Benzer bir menü ve alkollü içecekle İzmir’de benzer bir mekanda yemeğin bedelini ise 10 bin lirayı geçebiliyor. 

Kaynak: Filiz Erol