İzmir’de futbol maçı izlemeyi özlemişim. Göztepe haftalardır dışarıda olunca dolayısıyla canlı olarak takip etme imkânı olmadı. Göztepe taraftarları da takımlarını özlemiş olacaklar ki soğuk havaya rağmen tribünleri doldurdu. Karşılaşma öncesi, hayatını yitiren usta sanatçı Edip Akbayram ve ölüm yıl dönümde Müslüm Gürses, parçaları çalınarak anıldı.
Sakatlık kâbusu bitmeyen Göz – Göz için Samsunspor karşılaşması çıkış anlamında önemliydi. Alınacak bir galibiyetle yeniden seri yakalanabilirdi. Ancak bir puan için İzmir’e geldiği belli olan Samsun ekibi, ilk yarıda neredeyse yerden hiç kalkmadı. Top oyunda çok az süre kaldı. Tabii bunun üstüne bir de hakem kararlarını eklemek gerekir. Saha içinde verilen ve verilmeyen kararları bir yana koyalım, net bir şekilde rakipten çıkan taç bile ters görüldü. Zaten sahada oynanmayan futbol, izleyenler açısından daha da zulüm haline geldi. İlk yarının son saniyelerinde Miroshi’nin golü ikinci yarıda her iki takımı da ayağa kaldırdı. Özellikle de konuk takımı!
Baskı esnasında hatayı iyi değerlendiren Juan Silva, farkı ikiye çıkartınca bu kez Göztepe’ye rahatlık geldi. Bu arada ilk yarıda Djalma’nın sakatlanıp çıkmasından sonra yerine oynayan kaptan İsmail aynı işlevi göremedi. Kötü gününde olan tecrübeli futbolcunun olduğu bölüm sıkıntı yarattı. 2 – 0'dan sonra bahsettiğin rahatlama ile pozisyonlar harcandı.
Bir de Stoilov’u beğenmeme ve sevmeme rağmen hata yaptığını düşünüyorum. İyi işleyen maçta çok koşan Matsuki ve Juan Silva’nın yerine sakatlıktan yeni çıkan Romulo ile bir türlü toparlanamayan Kubilay’ın aynı anda girmesi dengeleri bozdu. Tempo biraz daha düştü. Bir parantez de Dennis’e açmak istiyorum. Çok savaşmasına rağmen top dağıtırken kritik hatalar yaptı.
Maçın sonralarına kadar iyi işleyen defans Samsunspor’un beraberlik golünde resmen uyudu. Defanstan ziyade son topta tüm takım oradaydı. Bomboş pozisyonda rakibe o kafa vurdurulmamalıydı.
Göztepe yine iyi oynadı ancak skor üretmekte zorlandığı bir maçtan iki gol atıp bir puan aldı. Avrupa hayali belki uzaklaştı fakat ben Göz Göz’ün buralara gelmesini başarı olarak görüyorum. Yaşanan bu kadar şanssızlıklara rağmen.
