Tüp bebek tedavisinde devrim niteliğinde bir gelişme! Son yıllarda yapılan araştırmalara göre, Makrofaj Aşısı, bağışıklık sisteminin gebeliği reddetmesini önleyerek rahme tutunma sürecini destekliyor ve gebelik oranlarını %50’ye kadar artırabiliyor.
Makrofaj Nedir?
Makrofajlar, Yunanca kökenli bir kelime olup "büyük yiyiciler" anlamına gelir. Doğuştan gelen bağışıklık sisteminin temel bileşenlerinden biri olan bu hücreler, vücudumuzdaki patojenleri, ölü hücreleri ve yabancı maddeleri ortadan kaldırma görevini üstlenirler.
Makrofajlar, monosit adı verilen bağışıklık hücrelerinden türeyerek kemik iliğinde gelişir ve kan dolaşımına girerler. Vücutta herhangi bir iltihaplanma ya da enfeksiyon durumu oluştuğunda, monositler uyarılarak dokulara geçiş yapar ve burada makrofajlara dönüşerek aktif hale gelirler. Bunun yanı sıra, makrofajlar bağışıklık sisteminin adaptif yanıtını da destekler. Sindirdikleri patojenlerden antijen adı verilen parçacıkları sunarak T hücrelerini uyarır ve bağışıklık yanıtını güçlendirirler.
Bazı bakteriler, örneğin Mycobacterium tuberculosis, makrofajların yok edici mekanizmalarına karşı direnç geliştirebilir. Ancak genel olarak makrofajlar, vücudun ilk savunma hattının önemli bir parçasıdır.
Makrofaj Aşısı Ne İşe Yarar?
Makrofaj aşısı, bağışıklık sistemi ile doğrudan ilişkili bir tedavi yöntemi olup özellikle tüp bebek tedavisinde başarı oranlarını artırmaya yönelik geliştirilmiş bir uygulamadır. Bağışıklık sistemi, vücudu enfeksiyonlara ve yabancı maddelere karşı koruyan bir savunma mekanizmasıdır. Ancak, gebelik sürecinde bu sistemin dengesiz çalışması, embriyonun rahme tutunmasını engelleyebilir veya erken gebelik kayıplarına neden olabilir. Makrofaj aşısı, bağışıklık sisteminin embriyoya karşı aşırı tepkisini düzenleyerek gebelik şansını artırmayı amaçlayan bir biyoteknolojik tedavi yöntemidir.
Makrofaj Aşısının İşlevi ve Etki Mekanizması
Makrofajlar, bağışıklık sisteminin önemli hücrelerinden biridir ve vücuttaki yabancı maddeleri, patojenleri ve ölü hücreleri yok etme görevini üstlenir. Bununla birlikte, gebelik sırasında makrofajlar, embriyonun rahme tutunma sürecinde önemli bir rol oynar. Ancak bazı durumlarda, bağışıklık sistemi embriyoyu yabancı bir yapı olarak algılayarak onu reddedebilir. Bu durum, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıkları ve düşüklerin en önemli sebeplerinden biri olabilir.
Makrofaj aşısı, bağışıklık sistemini dengeleyerek embriyonun sağlıklı bir şekilde rahme tutunmasını sağlamayı hedefler. Anneden alınan kan örneğinden elde edilen bağışıklık hücreleri laboratuvar ortamında özel kültür koşullarında büyütülerek bağışıklık sisteminin aşırı aktif yanıtını baskılayacak bir biyolojik solüsyon hazırlanır. Bu solüsyon, embriyo transferinden önce rahme enjekte edilir ve embriyonun daha güçlü bir şekilde tutunmasını destekler.