Kolon kanserinin genellikle belirti vermeden ilerlediğini ancak bazı belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini belirten Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Burçak Evren Taşdoğan, halsizlik, yorgunluk, makatta kanama ve bağırsak alışkanlıklarında değişiklik gibi semptomların ihmal edilmemesi gerektiğini ifade etti. Bu tür şikayetleri olan bireylerin vakit kaybetmeden bir uzmana başvurması gerektiğini vurgulayan Dr. Taşdoğan, kolon kanserinin genetik yatkınlık ve yaşam tarzı faktörleriyle doğrudan ilişkili olduğunu belirtti.
Düzenli taramalar oldukça önemli
Kolon kanserinin erken teşhisle tamamen önlenebileceğine dikkat çeken Dr. Taşdoğan, kolonoskopinin yalnızca tanı koymaya değil, aynı zamanda polipleri kanserleşmeden önce tespit edip çıkarmaya da olanak sağladığını belirtti. Her bireyin 45 yaşından itibaren düzenli olarak kolonoskopi yaptırması gerektiğini söyleyen Dr. Taşdoğan, ailesinde kolon kanseri öyküsü bulunan bireylerde bu yaşın 40’a çekilebileceğini ifade etti. Erken teşhis edilen vakalarda 5 yıllık sağ kalım oranının yüzde 90 olduğunu, ancak hastalık metastaz yaptığında bu oranın yüzde 14’e kadar düştüğünü belirten Dr. Taşdoğan, düzenli taramaların önemine dikkat çekti.
Genetik yatkınlık ve yaşam tarzı riski artırıyor
Kolon kanseri riskini artıran etkenler hakkında bilgi veren Dr. Taşdoğan, genetik yatkınlığın yanı sıra yaşam tarzı faktörlerinin de önemli bir rol oynadığını belirtti. Ailesinde kolon kanseri öyküsü olan bireylerin yüksek risk grubunda yer aldığını ifade eden Dr. Taşdoğan, obezite, hareketsiz yaşam tarzı, sigara ve alkol kullanımı gibi faktörlerin de riski artırdığını söyledi. Sağlıklı bir beslenme düzeninin benimsenmesi ve düzenli fiziksel aktivitenin korunmasının hastalık riskini önemli ölçüde azaltacağını dile getiren Dr. Taşdoğan, farkındalık ayı kapsamında kolon kanseri konusunda bilinçlenmenin artırılması gerektiğini sözlerine ekledi.