Karşıyaka evinde ağırladığı Ergene Velimeşespor'u 4-0 gibi farklı skorla yenerek haftayı 3 puanla kapattı. Bunun yanı sıra en önemli rakiplerinden ikisinin puan kaybetmesiyle sevinci katlanmış oldu.
***
Karşılaşma kora kor başladı. İki takım da çok koştu, çok çabaladı, çok istedi ve çok savaştı. Sahada tam bir düello vardı. İkili mücadelelerdeki sertlik, adam adama oyun ve ani presler pozisyon kısırlığı getirdi.
İlk yarının sonlarında gelen gol, konuk takımın 2. yarıda risk almasına neden oldu. Bunun sonucu bol pozisyonlar yaşandı. Karşıyaka gol attıkça rakibi daha fazla yüklenmeye başladı. Özellikle 3. golden sonra Ergene Velimeşespor iyice baskı kurdu. Kalesinde hızlı hücumlarla tehlikeler yaşadı. 4. golü yiyiverdi.
***
Karşıyaka bu sezon izlediğim maçlarından farklı bir dizilişte sahaya çıktı. 3-5-2... Üçlü stoperle oynadı. Mükemmel ikili olduktan sonra sakatlık geçiren stoperleri uzun aradan sonra ilk 11'de görev aldılar. Yılların deneyimli oyuncusu Onur Akbay'ı yedek bırakmaya kıyamayan teknik adam Ahmet Yıldırım üçünü bir arada oynattı. Oyuncu özelliklerine bakacak olursak çok da doğru karar verdi. Bu sistemde sağ ve sol kanatların ileri geri çalışması gerekir. Tam da buna uygun oyuncuları var.
Tüm takım sonuna kadar elinden geleni yaptı. Farka rağmen rehavete kapılmadı. Hava toplarında da oldukça başarılıydı ama golle sonuçlandıramadı.
Sakatlığı sebebiyle son 5 haftada sadece 1 dakika süre alabilen başarılı stoper İsmail Güner iyi bir maç çıkardı ama 2 pozisyonda gözüme battı. İlkinde rakibi uzakken topu taca attı. İkincisinde yapılan orta auta çıkacakken dışarı atıp, köşe vuruşu kullanılmasına neden oldu. Sanırım uzun süredir oynamamanın verdiği tedirginlikten kaynaklandı. Hak verilebilir. İlk maçta yapmak istediğin bazı şeyleri yapamayabilirsin. Bu da hataya sebep verir. Defans oyuncusunun hatası gol yemekle sonuçlanabilir.
Abdülkadir Öksüz son dakikalarda kırmızı kart gördü. Alihan Bel kaleye giderken yandan temas etti. Rakibi yerde kalınca son adam olduğu için doğrudan oyundan atıldı. Tartışmalı bir karardı. Temasın derecesi ne kadardı pozisyonu tekrardan izlemekle karar verilebilir ancak.
***
Ligin son sırasındaki Ergene Velimeşespor beni çok şaşırttı. İlk 45 dakika sert futbol oynayan, çok koşan şampiyonluk adayı karşısında ezilmedi, hatta başa baş mücadele etti. 'Bu futbolla nasıl son sırada olur' dedirtti.
Son dakikalarında yediği gol yüzünden ikinci yarıda forvetleri çiftledi. Ama bunu yaparken orta sahadan bir kişiyi çıkarttı. Pozisyon bulamayan takımda sorun forvet olmaz, orta saha olur. Topu getirecek onlardır. Fizik olarak üstünlüğü de rakibine tamamen kaptırdı. Maçın ilk dakikalarında gücünü ne kadar koruyabileceğini düşünürken teknik adam Okay Yaman takımın direncini azaltarak rakibinin ekmeğine yağ sürmüş oldu.
İbrahim Fatih Dilek tecrübeli bir oyuncu. 36 yaşına rağmen iyi mücadele edenler arasındaydı. Köşe vuruşlarını genellikle kendisi kullandı ve doğrudan kaleye vurdu. Bunlar oldukça etkiliydi. Ancak cepheden kullandığı serbest vuruşu auta attı.
Vakıfköy'den yetişen, Bursaspor altyapısına geçen ve buradan kiralanan 17 yaşındaki Mehmet Çetin'i oldukça beğendim. Dişe diş oynadı, sertliğe karşı koydu, aynı şekilde karşılık verdi. Topa da iyi hükmetti. Kendisine iyi bakarsa geleceği parlak olabilir.
Beşiktaş altyapılı Alihan Bel taç atışını hemen kullanmak istedi ama top toplayıcı meşin yuvarlağı vermedi. Elinden almak istedi ve kızdı. Yedek kulübesinden üzerine doğru koşan oldu. Ortalık biraz karıştı, taraftar da dahil oldu. Maç bittikten sonra o çocuktan özür diledi.
***
Maçtan sonra tribünler futbolcuları çağırdı. Hepsi gelmeyince bir süre beklendi. Özellikle kırmızı kart gören Abdülkadir istendi ve üçlü çektirildi. Diğer tribünlere de gidildi ama bazıları yine hemen soyunma odasına gitmişti. Uzun süre daha onları beklediler.