Liderlerin ve yöneticilerin, sağlam bir şirket kültürü kurmak ve başarılı ekipler oluşturmak için yapmaları gerekenleri anlattığım yazımın ikinci bölümünü sunuyorum. 

7. Kendilerini etkileyecek değişiklikler yapmadan önce ekiplerine danışırlar.

Geçtiğimiz yıl içerisinde kaç adet standart işletim prosedürü güncellemesi aldınız?

Yapılan değişiklikleri yapmadan önce size danışan oldu mu?

Eğer öyleyse, sağlam bir şirket kültürü için çalışıyorsunuz demektir.

İnsanların liderlerinden beklentilerinin her zamankinden daha düşük olduğu bir çağda, ekibinizi karar alma sürecine dahil etmek güven ve bağlılık oluşturmada önemli bir adımdır.

8. Yedek kulübelerini derin tutarlar

Her zaman koçluk modunda olma doğaları gereği, iyi liderler her zaman bir sonraki departman müdürünü ararlar. Şirketin bazı insanlar için her zaman hayata karşı dayanıklı olmayacağını ve o zaman geldiğinde topu devredecek üretim için donanımlı birine ihtiyaç duyduklarını anlarlar.

İşe alım ve geliştirme, harika liderlerin ekmeği ve tereyağıdır. Bu, onların en iyi noktasıdır. Oryantasyonla tonu belirlemekten sürekli eğitimle olasılıkları ilham etmeye kadar, harika liderler her zaman sırada kimin olduğunu düşünürler.

9. “Katılım oranı”nı uygularlar

Her ekip üyesi benzersizdir. Farklı güçlü ve zayıf yönleri vardır, ancak belki de en çok farklılık gösterdikleri yer zihinsel dayanıklılıklarıdır.

Bir ekip üyesi tek başına veya avucunun içi gibi bildiği bir ortamda çalışmaya bırakıldığında, düşünceleri her zamankinden daha parlak ve renkli hale gelir.

Bazen bunlar olumludur ancak burada insanlarla uğraştığımızı düşünürsek, birçoğunun olumsuz olacağını varsaymak güvenlidir.

Çoğu insanın bir şirketten ayrılma kararları mantıktan ziyade duygulara dayanır. Liderler bunu anlar ve bunun önüne geçmek için yorulmadan çalışırlar. Her çalışanın, kişinin zihinsel becerilerini maksimum kapasitede tutmak için gerçekleşmesi gereken günlük dokunuş veya onay oranına sahip olduğunu fark ederler.

Çünkü büyük liderler aynı zamanda büyük yöneticilerdir.

10. İnsanlar hazır olmadan önce onlara sorumluluk verirler

Sorumluluk güçlenmeyi doğurur. Güçlendirilmiş bir ekip üyesi, biraz zor durumda olsa bile, yetenek seviyesi ne olursa olsun, meydan okunmayanlardan daha iyi performans gösterecektir.

Büyük bir lider, bunun başarısızlıkla sonuçlanacağını bilse bile, asma dalını bırakıp kararı ekip üyesinin vermesi gerektiğini bilir.

En derin seviyede, birinin bir şeyi kendi başına deneyimlemesine izin vermenin ve bunun yarattığı etkinin değerini anlarlar. Bu, insanları tasmada tutarak yapılamaz. İnsanlara hazır olmadan sorumluluk vermek, inanç ve güveni gösterir.

11. Geri bildirim isterler

“Büyük liderlerin sert davranmalarına gerek yoktur. Özgüvenleri ve alçakgönüllülükleri, büyüklüklerini vurgulamaya yarar.” — Simon Sinek

Alçakgönüllülük, büyük bir liderin en önemli özelliği olabilir. Etki, alçakgönüllülükten gelmediği sürece sürdürülebilir değildir.

Mütevazı olmalarına rağmen, büyük liderler kendi içlerinde güvenlidirler. Ve çalışanların liderleri hakkında yapıcı eleştirilerde bulunabilecekleri kadar güvenli bir alan yaratmak için inanılmaz derecede güvenli olmak gerekir.

Liderin mutlaka her görüşü onayladığı pek görülmez. Lider, çalışanın lider hakkında oluşturduğu düşünce kalıplarının sorumluluğunu alır ve onları gelecek için yeni bir olasılığa dahil etmek için çalışır.

12. Yoldan çekilirler

“Sen benim yapamadığımı yapabilirsin. Ben senin yapamadığın şeyi yapabilirim. Birlikte harika şeyler başarabiliriz.” — Rahibe Teresa

Liderin aylarca hatta yıllarca süren bilinçli gelişiminden sonra bir noktada ekip kanatlarını çırpmaya başlar.

Bir liderin, ekibi tam gaz çalışırken (ve organizasyon adına tüm sorumluluğu üstlenirken) yapabileceği en değerli eylemlerden biri, orada geriye doğru çekilmektir.

13. İnsanları severler

“İnsanlar ne söylediğinizi unutur, ne yaptığınızı unutur, ama onlara nasıl hissettirdiğinizi asla unutmazlar.” — Maya Angelou

Basitçe söylemek gerekirse, iyi bir lideri olağanüstü bir liderden ayıran şey budur, çok konuşulmasa da çok önemli bir ayrıntıdır.