İnsan nereye giderse gitsin, kendi evi gibi rahat edemiyor. Evinde gibi hareket etmek her zaman huzur veriyor. İşte Göztepe de aynı bu kafada hareket ediyor. Gürsel Aksel’in konforu ve rahatlığı onları da olumlu yönde etkiliyor. Sarı-Kırmızılı takım kendi evinde taraftarıyla birlikte, adeta yenilmez bir armada oldu. Dile kolay Süper Lig’de sahanda 10 maç yapacaksın bir beraberlik sonrası üst üste dokuz maçı kazanacaksın. Yazarken ve okurken basit gibi görünüyor. Fakat kimler geldi kimler geçti, yine de Göztepe’nin bileği bükülmedi.
Son galibiyet ise; geçtiğimiz pazar günü Antalyaspor karşısında alındı. Göztepe’yi bekleyen en büyük sınav; Antalya ekibinden çok Romulo’suz verilecek olandı. Bu kadar eksiğin içine bir de kart cezalısı golcü eklenmişti. Ama Göz Göz yine kendi oyunundan taviz vermedi. Stoilov, eksiklerinin yerini yine kendince doldurdu. Bunun haricinde saha içinde bir değişiklik te gözüme çarptı. Koray Günter ile Bokele’nin yerleri değişti. ‘Hocanın vardır bir bildiği’ deyip geçtim.
Asıl merak edilen konu ise; nasıl skor bulunacağıydı? Matsuki ile Juan Silva birbirlerine çok benzedikleri için iyi bir uyum sağlayamadılar. Japon futbolcu, iyi niyetle çalışmasına rağmen çok fazla yere düştü. Juan Silva ise; her zaman bildiğimiz gibi. Fırsatları cömertçe harcadı. Özellikle ilk dakikada mükemmel getirdiği topu bir o kadar kötü vuruşla dışarı attı. Belki o top ağlara gitse maç daha rahat oynanabilirdi. Neyse ki, sonraki pozisyonda attığı gol ile Juan Silva kendini affettirdi.
Maçın geneline baktığımızda Göztepe, futbol olarak etkiliydi. Ama bir hata dışında neredeyse kusursuz oynadı. Belki bu yorum size abartılı gelebilir. Ancak sahadaki eksikleri düşündüğümüzde daha mantıklı gelecektir.
‘Göztepe içerisiydi, dışarısıydı’ derken geldi ligin dördüncü sırasına oturdu. Yani adım adım Avrupa’ya doğru ilerliyor. Fenerbahçe maçını da kayıpsız geçmesi halinde takım iyice havaya girecektir. Üzerine yeni gelecek takviyeler ile birlikte Göztepe hedefine varacaktır.
Söyleyeceğim en önemli şey; ‘Aman nazar değmesin!’
