Ege-Koop Danışma Kurulu, her ay toplanarak güncel bir konuyu tartışıyor. Son toplantının konusu da kentsel dönüşümdü.
Kurul üyesi Aziz Kocaoğlu, kendi döneminde başlayan bu çalışmalar hakkında çok ilginç bilgiler verdi. TOKİ’nin destek vermemesine rağmen bu konuda önemli adımlar attığını anlattı. Heyelan bölgesi Kadifekale’de 2200 bina yıktıklarını ve burada yaşayanların bir kısmını Uzundere’deki bloklara taşıdıklarını söyleyen Kocaoğlu, “Zaman içinde İzmir’de 3500 konutun dönüşümünü sağladık. Bayraklı’daki dönüşümü de AK Parti İlçe Başkanı’nın bir talebi nedeniyle gerçekleştiremedik” dedi.
Kentsel dönüşümün arz-talebe bağlı olduğunu, şu anda talebin şiddetli olmasına rağmen para olmadığı için gerçekleşemediğini de anlatan Aziz Kocaoğlu, “Ben Kentsel dönüşüm Dairesi Başkanlığı kurdum, başına da Muhittin Selvitop’unu getirdim. Bu kurumu kapattılar. TOKİ, ‘kentsel dönüşüm’ diye Hazine arazisine konut yapıp satıyor. Kentsel dönüşüm, siyasetçiler tarafından yozlaştırıldı” diye ekledi.
Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan da imar afları yüzünden İzmir’in en güzel yerlerinin gecekondularla dolduğunu söyledi ve “4371 hektar alanda 313 bin binanın değerlendirilmesi gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 35 bin 950 binanın yıkılmasını gerekli görüyor. Kentsel dönüşüm İzmir’de başlamıştır. Biz Ege-Koop olarak bu konuda Tunç Soyer’le birlikte çalışmayı önerdik, kabul etmedi. İzmir’de binaların yüzde 60’ının değişmesi lazım. Halkın yüzde 40’ı kirada oturuyor. Dönüşüm sağlanmazsa yakında çadır kentler ortaya çıkabilir” dedi.
Yasak aşkın yemeği
Üçüncü Napolyon, Paris’e davet ettiği Sultan Abdülaziz’e eşi Kraliçe Eugenie’i tanıştırır. Hünkar ve Kraliçe, daha o an birbirlerine aşık olurlar.
Eugenie, iki yıl sonra lüks teknesi ile Süveyş Kanalı’nın açılışına giderken İstanbul’a uğrar. Kendisini şaşalı bir şekilde karşılayan yasak aşkı Sultan Abdülaziz, Beylerbeyi Sarayı’nda ağırladığı Kraliçe ile aşk dolu iki gün yaşar. Kraliçe, beraberinde özel aşçısını getirmiştir. Mutfakta bu aşçı, beşamel sos hazırlarken, Hünkar’ın aşçısı içine közlenmiş patlıcan katar, üzerine de Sultan’ın en sevdiği et yemeğini ekler.
Her ikisi de yemeği çok severler. Böylece yemeğe “Hünkar Beğendi” adı verilir.
Ertesi gün Abdülaziz, Saray’da görevli herkesi uzaklaştırır, Kraliçe’nin isteği üzerine aynı yemeği hazırlatmak için emir verir. Ancak annesi, bu ilişkiyi fark etmiş ve onaylamamaktadır. Karşı çıkar.
Eugenie, çok istediği halde Saray’da fazla kalmaz ve iki gece kaldıktan sonra Mısır’a doğru yelken açar.
Bu yasak aşk uzun sürmez. Üçüncü Napolyon da, Abdülaziz de yakın tarihlerde tahtlarından indirilir. Abdülaziz ile Eugenie birbirlerini bir daha göremezler.
Rağbet bir artı bir’lere
Müteahhitler, artık geleneksel 3 artı bir daireler yapmaktan vazgeçmeye başladı.
Çünkü satamıyorlar.
Bunun için en çok rağbet gören “bir artı bir”lere yöneldiler.
Yeni yapılan binalarda bu tür dairelerin oranı yüzde 60’ları çoktan geçti.
İnsanlar, ellerindeki para ile başlarını sokabilecek bir yuva arıyor ve bu modelleri tercih ediyorlar.
Ancak muhit faktörü devreye girdiğinde fiyatlar tavan yapıyor. Bu yüzden bir artı bir’lerin fiyatı üç artı bir’leri kat be kat geçiyor.
Bu konuda da İzmir lider durumda.