Eskişehir dillere destan doğal güzellikleriyle enfes yemekleriyle ve olağanüstü coğafyasıyla göz kamaştırıyor. Eskişehir'in bir de Türkiye turizmine olan katkılarını unutmamak gerek. Sizler için Eskişehir'e gidip görmeden gelemeyeceğiniz en iyi yerleri derledik...
Odunpazarı Modern Müze
Odunpazarı Modern Müze (OMM), Eskişehir’in tarihi Odunpazarı bölgesinde yer alan ve bölgenin kültürel mirasına modern bir dokunuş katan bir sanat müzesidir. Eskişehirli mimar ve sanat koleksiyoncusu Erol Tabanca'nın vizyonuyla hayata geçirilen müzenin temeli, 2018 yılının Şubat ayında dönemin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılmış, açılışı ise 7 Eylül 2019'da yine Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Japon mimar Kengo Kuma ve ekibi, projeyi hayata geçirmeden önce Eskişehir'de vakit geçirerek şehrin dokusunu ve tarihini derinlemesine incelemiş, Odunpazarı’nın kültürel ve ticari geçmişini göz önünde bulundurarak mimari tasarımını şekillendirmiştir. Kuma, Odunpazarı'nın odun ticaretindeki merkezi rolünden ilham alarak, bölgenin sivil mimarisini, Osmanlı kubbe mimarisini ve geleneksel Japon mimarisini harmanlayan özgün bir yapı ortaya koymuştur. Müzenin inşasında kullanılan çam ağaçları ise, Rusya’daki sürdürülebilir ve endüstriyel çam ormanlarından, ömrünü tamamlamış ağaçlardan seçilmiştir. Müzenin kuruluşuna katkı sağlayan firmalar ve kişilerin isimleri, müzenin bir duvarında yer alan künyede onurlandırılmıştır. Bu künye, OMM'nin oluşumuna destek verenlerin hatırlanmasını ve takdir edilmesini sağlamaktadır.
Balmumu Müzesi
Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, Türkiye'nin Eskişehir şehrinde yer alan ve 19 Mayıs 2013 tarihinde ziyarete açılan bir kültür merkezidir. Türkiye'nin ilk balmumu heykel müzesi olarak bilinen bu müzede, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen tarafından yapılan 166 balmumu heykel sergilenmektedir. Müzede yer alan heykeller, tarihi figürlerden ünlü sanatçılara kadar birçok tanınmış ismi gerçekçi detaylarla yansıtmaktadır.
Devrim Arabaları Müzesi
TÜRASAŞ Devrim Arabaları Müzesi, Türkiye'nin Eskişehir kentinde yer alan bir ulaşım müzesidir. 3 Mart 2018 tarihinde Tülomsaş Müzesi adıyla kurulan müze, Eskişehir'in Tepebaşı ilçesinde ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Müzede Sergilenen Bazı Araçlar; Devrim: 1961 yılında üretilen ilk Türk otomobili olarak tarihe geçen Devrim, seri üretime geçememiştir. Sadece iki adet prototipi üretilmiş olup, bunlardan biri Ankara’da sergilenmektedir. K2200: TÜLOMSAŞ tarafından üretilen dar hat açıklıklı bir lokomotiftir ve müzede sergilenen önemli eserlerden biridir. Karakurt: 1961 yılında üretilen ilk Türk lokomotifi olan Karakurt, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) tarafından 15 yıl boyunca kullanılmıştır. Bu tarihi lokomotif de müzede görülebilir.
Odunpazarı Evleri
Odunpazarı Evleri, Eskişehir'in en eski yerleşim yeri olan Odunpazarı semtinde bulunan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi evlerdir. Bu evler, mimari özellikleri ve süslemeleriyle Safranbolu, Beypazarı ve Göynük gibi diğer Osmanlı kentleriyle benzerlik taşır. Odunpazarı Evleri, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alarak korunması gereken kültürel değerler arasında bulunmaktadır. Eskişehir'in Odunpazarı semti, kentin güneyindeki tepelerin üzerine kurulmuş olup, Bademlik olarak bilinen bölgeye kadar uzanır. Bir efsaneye göre, Eskişehir'e yerleşmek isteyen ilk insanlar, yerleşim yeri seçmek için Odunpazarı ve Porsuk Çayı civarına birer koyun ciğeri asarlar. Hangi ciğer daha uzun süre dayanırsa orası yerleşim yeri olarak seçilecektir. Odunpazarı'na asılan ciğerin daha geç bozulması üzerine ilk yerleşim bu bölgede kurulmuştur.
Porsuk Çayı
Porsuk Çayı, Ege ve İç Anadolu Bölgeleri'ni kapsayan önemli bir akarsudur. Bayatçık Deresi, Aksu Dağı'nın kuzey yamacından doğarken, Kızıltaş Suyu ise Kütahya ile Uşak sınırındaki Murat Dağı'nın kuzey yamacından inerek Porsuk Çayı'nı oluşturur. Toplamda 448 kilometre uzunluğa sahip olan Porsuk Çayı, Sakarya Nehri'nin en uzun kolu olarak bilinir. Kütahya Ovası'ndan geçerek Eskişehir kentinin güneybatısına ulaşan çay, burada yer alan ve 1948 ile 1971 yıllarında iki aşamada hizmete giren Porsuk Barajı'nın arkasında toplanır. Porsuk Çayı, Eskişehir Ovası'ndan ve Eskişehir kent merkezinden geçtikten sonra, Polatlı'nın Kıranharmanı köyü yakınlarında Yassıhüyük mevkiinde Sakarya Nehri'ne katılır.