Göztepe, evinde konuk ettiği Gaziantep FK ile 1-1 berabere kaldı. Bu sonuçla ligde galibiyet hasreti 9 maça çıkmış oldu.

Top oynamanın zor olduğu bir karşılaşma izledik. Sebebi iki takımın da çok koşması, tatlı sert pres yaparak rakibini oynatmamasıydı. Tempo çok yüksekti ve pas yapmak imkansıza yakındı. Mecburen uzun toplarla hızlı hücumlara yönelindi. Bunda da başarılı olunamadı. Pozisyon olarak kısır bir mücadele izledik.

Maç iki farklı şekilde oynandı. Gol öncesi ve sonrası... Öncesinde iki takım da üstünlüğü ele alamadı. Gaziantep 48. dakikada öne geçince Göztepe gol için yüklenmeye, konuk takım galibiyeti korumak için kendi yarı alanına çekilip defans yapmaya başladı. Tek kaleye döndü. Son dakikalarda baskı iyice arttı. Uzatmalar oynanırken skora denge geldi. Kalan birkaç dakikada da baskı hat safhaya ulaştı ama sonuç alınamadı.

***

Göztepe'yi yorumlamadan önce şunu belirtmek gerekir ki hafta arasında deplasmanda kupa maçında Beşiktaş karşısına çıkmıştı. Yüksek tempoyla oynayan bir takım olmasını da eklersek normal gücünün altında kalması kaçınılmaz olacaktı.

Sarı kırmızılılar ligde aldığı sonuçlarla sükse yapmıştı. Bu sebepten rakipleri üzerinde çalışmış, sistemini çözmüş ve özel önlem almaya başlamışlardı. Yine böyle oldu ve hücumda etkisiz kılındı. Bunun nasıl yapıldığını aşağıda belirteceğim. Romulo neredeyse adım atamadı. Sisteme o kadar alışmışlardı ki ileriye pas atmak için bakmalarına gerek kalmıyor, hedefe gönderebiliyorlardı. Bunu yapamadılar. Kanatlar topla pek buluşamadı. Hücum aksiyonları çalışmayınca pozisyon bulması da zorlaştı. 

İlk yarı bitmek üzereyken piyango çıktı adeta. Penaltı kazanıldı ama Romulo kötü kullanınca kaleci kolayca kurtarmayı başardı.

Göztepe, gol yedikten sonra yüklendi. Kanatlardan gitmeye çalıştı, kaleye fazla yaklaşamadı. Uzaklardan yapılan ortaların da kalitesi düşüktü. Tek hamlede kaleye vurmak, kaleciyi avlamak zordu. Gol 2 hamlede geldi. Lasse Nielsen kafa vurdu, Kubilay Kanatsızkuş tamamladı.

Çok fazla pas hatası yapıldı. Sık sık da paslar iyi kontrol edilemedi, ayaktan çok açılıp kaptırıldı. Başı Doğan Erdoğan çekti. Taraftar bile tepki gösterdi. Devre arası oyundan alınır diye düşündüm ama 56. dakikaya kadar beklendi. İsmail Köybaşı da örnek olarak gösterilebilir.

Çekilen şutlar da vahimdi. Geri pası kalitesinde yavaşça. 1 tane bile sert vurulamadı.

Tüm oyuncular normal performanslarının altında kaldılar.

Defansa gelecek olursam tatlı sert oyunuyla rakip hücumcuları etkisiz kıldı. Ama az da olsa durdurulmadığı zamanlar vardı. Bunlardan biri gol oldu.

***

Gaziantep FK, maç öncesi ısınırken defans oyuncuları özel olarak çalıştırılmıştı. Maçta ileriye çıkarak Göztepe hücumcularını orta sahaya kadar geriletti. Top atılacağı zaman 1 kişi Romulo'yu marke ederek rahat oynamasına izin vermedi, ayağına top almasını engelledi. Diğerleri hemen geri çekilerek, derinlik yaptı ve defans arkasına atılan topları rahatça topladı. 

Hücumda rakibin sert defansıyla karşılaştı, pozisyon bulmakta zorlandı.

Ogün Özçiçek karşılaşmanın başlarında öne çıkan isin oldu. Basmadık yer bırakmadı, çok top kaptı. Sonra yoruldu ve takımı da gol atıp geri çekilince etkinliği azaldı. Bu sefer Arda Kızıldağ sahneye çıktı. Atakları en çok kesen isim oldu. Ceza alanı içerisinde topu adeta üzerine çekti.

Kaleci Burak Bozan da sanırım sahanın en iyi ayağına sahipti. Degajları ve kaleci vuruşları Göztepe’nin ceza alanına kadar gitti. Ancak 3 kere üst üste topu doğrudan taca gönderdi. Arkadaşları kanatları bırakıp, merkeze vurmasını istedi.

***

Gaziantepli oyuncu köşe vuruşunu kullanmak isterken bir kişi bardak su attı. Taraftar o kişiye hemen tepki gösterdi.