Netflix, geçtiğimiz hafta ikinci sezonları merakla beklenen iki kadın odaklı diziyi aynı anda izleyiciye sundu. Biri Netflix Türkiye’nin ilk sezonuyla çok konuşulan dizisi “Kuş Uçuşu”, bir diğeri ise İngiliz Kraliyet Ailesi’nin hikayesini anlatan “Crown”un ikinci sezonunun ikinci bölümü. İkisi de başrolünde kadın odaklı olup, etrafındaki karakterlerin hikayelerini izlediğimiz, iki güzel dizi. Ancak elbette senaryoda eksik kalan yerler olmuş. Şimdi biraz bunlardan bahsedelim.

İlk olarak “Kuş Uçuşu” ile başlayalım. Gazetecilik mesleğiyle ilgili bir dizi olduğu için çok fazla dikkatimi çeken bir dizi olmuştu Kuş Uçuşu. İlk sezon da gayet güzeldi. Ancak ikinci sezonda senaryoda çok fazla boşluk ve entrika yapılarak ilgi çekmek adına çok fazla gereksiz sahne vardı. Öncelikle hikayeden kısaca bahsedecek olursak; Ünlü bir haber spikeri olan Lale Kıran, kanalın gözdesi ve Türkiye’nin en çok izlenen haber kanalının en başarılı sunucusu. Dolayısıyla gerek çevresi gerek de kendisine duyulan saygı ile oldukça kıskanılan bir kadın. Bir gün kanala stajyer öğrenciler alınır ve bu öğrencilerden bir tanesi kanalda kalıcı olacaktır. Hırs dolu bir kız olan Aslı ilk hedefi olan yanındaki diğer stajyerleri eleyerek kanalda kalıcı olmak için, türlü entrikalar ile diğer rakiplerini elemeyi başarır. İkinci hedefi ise hayranı olduğu Lale Kıran’ın koltuğuna sahip olmaktır. Yine çeşitli entrikalar ile ilk sezonda bunu başarır ve Lale Kıran kanaldan ayrılır, yerine de yeni haber spikeri olarak Aslı Tuna geçer. İlk sezonda yaşanan bu olaylar sonrası Lale mesleğe küser ve uzun süre ekran önüne çıkmaz. İkinci sezonda ise konu tam olarak buradan başlar. Her gün reytinglerde 1 numara olan Aslı, son dönemde giderek reytinglerde düşüş yaşar. Bu sırada Lale’nin eski sevgilisi ve aynı zamanda kanalda çalışırken yönetmenliğini yapan Kenan, Lale’ye bir iş teklifiyle gelir. Küçük bir haber kanalında çalışmaya başlayan Kenan, Lale’yi haber spikeri olarak kendisiyle çalışmaya ikna eder ve Lale ile Aslı bu sayede yeniden karşı karşıya gelir. Günün sonunda ise Aslı bu kez başaramaz ve kanaldan atılır. Lale ve Kenan bu kez kazanmıştır. Genel hikayeye bakıldığında gidişatta gayet güzel bir dizi olarak görülebilir ki evet izlenebilir bir dizi. Ancak ilk sezondaki o hırs ve ihtirası bu sezonda göremedik. Ayrıca sosyal medyada da yapılan birçok yorumda Lale’nin oldukça sıkıcı bir karakter olarak gösterildiğine dair eleştiriler yapılmıştı ve bence de öyleydi. Birce Akalay, Lale karakterini gayet güzel oynamış, ancak karakterin içi oldukça boş. Duygularını göstermekte çok zorlanan sıkıcı bir karakter. Kenan karakteri için ise sürekli gününü başka kadınlarla gün eden ve aşırı kasıntı bir karakter yazılmış. Bu da Kenan sahnelerinde biraz sıkılmama neden oldu. Aslı karakteri ise gerçekten inanılmaz sinir bozucu. Bu da iyi bir şey aslında. Bize hissettirilmek istenen de bu bence. Ancak genel olarak, keyifli bir hafta sonu geçirmenizi sağlayacak bir dizi, tavsiye edebilirim.

Crown-1

Gelelim “Crown” a. 6’ncı sezon iki part halinde paylaşıldı. İlk partta Prenses Diana’nın hayatı ve ölümü işlenmişti. Bu partta ise daha çok Prens William ve Prens Harry’nin büyüme dönemi işlenecekti. Ancak elbette tüm aileye ait bir dizi olduğu için her bölümde o döneme ait farklı olaylar ele alınmış. Prens William’ı oynayan Ed McVey ve üniversitede tanıştığı eşi Kate Middleton’ı oynayan Meg Bellamy ile ilgili daha çok sahne olmasını beklerdim. Günümüz gündeminde onlar çok daha gözde bir konumdalar. Ancak ikinci partın asıl konusu, Kraliçe Elizabeth’in çağa ayak uydurmak amacıyla asırlardır süregelen düzende yaptığı değişiklikleri göstermek olmuş. Tabi aynı zamanda partta Prens Charles ve Camilla’nın evlendiği bölüm de es geçilmemiş. Hikaye gidişatında Prens Harry’nin çok geri planda kaldığını görüyoruz. Genellikle de sürekli ağabeyine müdahale ederken izliyoruz onu. Onun skandallarına pek fazla değinilmemiş. Genellikle Kraliçe ve William üzerine yoğunlaşmış bir sezon izledik. Senaryoda boşluklar vardı. Bu da tek bölümde birçok şey izletebilmek için belli konuların atlanmış olmasından kaynaklanıyordu muhtemelen. Yine de keyifli bir pazar günü etkinliği olabilecek bir sezon olmuş. Genel olarak bahsettiğim iki dizi de bu sezon ortalama işler çıkarmış. Ancak Crown’ın son sezonu olduğu için ben keyif alarak izledim. Tavsiye ederim. İyi seyirler.