Son genel seçimlerde aday gösterilmeyen çok değerli isimler arasında Tacettin Bayır, ilk sırada yer alır.
Tacettin Bayır, siyaseti rant için yapmayan bir adam. Öyle ki gelirinin önemli bölümünü kız öğrencilerin eğitimlerine ayırıyor. Milletvekili maaşını da onlara veriyor.
Parayla pulla hiç işi yok. Olmaz da.
Ama aday gösterilmedi işte.
Ama küsüp kenara çekilmedi. Partisinden kopmadı. Bütün ilçe kongrelerine katıldı, konuşma yaptı.
Şimdilerde alüminyum fabrikasında, kendisi gibi aday gösterilmeyen arkadaşlarıyla sık sık toplanıp durum değerlendirmesi yapıyor. CHP’nin yeniden dizaynında var gücüyle çalışıyor.
CHP’de değişim değişim diye bir şeyler söyleniyor ya; onun asıl adı Tacettin Bayır gibi isimlerin kadrolarda yer almasıdır.
Ötesi hikaye.
KDV, eğitimin belini büktü
Eğitimde kullanılan ürünlerde KDV oranı yüzde yüz oranında artırıldı. Öğrencilerin temel ihtiyaçlarının yüzde 40’lık bölümü yüzde 20 KDV’li satılıyor.
Devlet, pek çok şeyi sübvanse ediyor, en önemli konuda inadına KDV oranını artırıyor.
30 yıllık kırtasiyeci Nihat Gür, okulların açılışında her yıl yaşadıkları yoğunluğu bu yıl görmediklerini söylüyor ve diyor ki:
“Devlet, bu inattan vazgeçmeli. Eğitimde KDV olmaz. Eğitim, teşvik bekleyen bir şey. Veliler, çocuklarının temel ihtiyaçlarını gidermede bile zorlanıyor. Sektörümüz büyük baskı altında ve ne yazık ki sesimizi duyan yok.”
Okulda sebze bahçesi olur mu?
Eskiden olurdu. Çünkü tarım derslerinde öğrencilere uygulamalı tarım yaptırılırdı.
Bu defaki öyle değil. Buca Cengiz Sani İlkokulu bahçesinde hiç de küçümsenmeyecek ölçüde bir sebze bahçesi var. Derler ki Müdür Bey yetiştiriyor bunları. Toplayıp yiyor. Ama okulun suyunu kullanıyor. Okulun oyun alanı olarak kullanılabilecek bölümünü işgal ediyor vs.
Ben müdürün yerinde olsam, eski günlere döner, bu bahçeye öğrencileri ortak ederim. Birlikte yetiştirir, ürünü de onlarla paylaşırdım. Tabii gerekli izinleri almak şartıyla.
Sokak hayvanları
Türkiye’de resmi olmayan bilgiye göre 10 milyon civarında sokak hayvanı var. Bu sayı, her geçen gün artıyor. Bu artışta “Vicdan” yönümüz büyük rol oynuyor. Çünkü Avrupa Birliği’ne dahil ülkelerde bu hayvanlara yaşam hakkı tanınmıyor.
Geçen yıl başlatılan çip uygulamasını masraflı bulan pek çok sözde hayvansever, hayvanlarını kapı önüne koydu. Sayı çoğaldı.
Çoğalacak da.
Kısırlaştırma çabaları yetersiz. Ama asıl acı olan, sokak hayvanlarının 15 yıllık ömrünün 3 yıla düşmesi.
Ne yapılır, ne edilir; kafa yormanın tam zamanı.
İbrahim Ormancı - Duvar Yazıları
İnsanlar selfie uğruna bıçak altına yatıyormuş. Yalnız estetik ameliyat kafadaki kırıklığı tedavi etmez anımsatırım!
***
İnan sana değil kastım. Kendini kasanlarla muhabbeti kestim!
***
Eskiden bazılarına yarım akıllı derdik. Şimdi çeyrek akıllı olarak güncelleyelim onu!
***
Erkekler balık etli kadınlar yerine, balık hafızalı kadınları tercih edin!
***
Sordum sarı çiçeğe. “Asgari ücretle bir ay nasıl geçinilir?” diye. “Abi sen de çalışmadığım yerlerden sordun be” yanıtını verdi!